Her büyük takımın geçmişinde alt liglerden bir takıma yenilmek vardır, büyütülecek bir hadise de değildir fazla.. Olayın etkisini Real özelinde artıran etkenler Real'in maça tam kadroya çok yakın bir düzende çıkması, skorun 4-0 olması ve Florentino Perez'in bu yaz harcadığı yüksek meblağlı paralardı.. Yeterli geyik yapıldı, takımdaki çatlaklar aralardan ilk sızıntılara neden oldu ve sonrasında işin temizlenme zamanı geldi.. Sahaya çıkarsınız, rakip güçsüz de olsa sizden o gece için daha motivedir, istediğiniz gibi oynayamazsınız, girdiğiniz pozisyonları skora çeviremezsiniz ve rakip her geldiğinde golü bulur yenilir, gerekirse fark da yersiniz.. Sadece futbol bu diyerek açıklanabilecek bir şey de değildir bu.. Bütün spor müsabakalarında böyle hikayeler vardır.. Taktik disiplin ve insanın işin içine girdiği her mecrada da benzer sonuçlar, benzer skorlar çıkar.. Bu geceye gelelim.. Real'in geçen hafta 4 yemesinden daha büyük sürpriz yine tam kadro çıktığı maçta ve 75 bin kişinin önünde Alcorcon'a 80 dakika gol atamaması ve 1-0'lık skorla net bir şekilde elenmesi.. Bir maçı mucizeyle, sürprizle, olağandışıyla açıklayabilirsiniz.. Ama 2 hafta arayla aynı rakibe karşı benzer iki maç çıkarıyorsanız, hatta ikinci maç daha sürpriz bir şekilde geçiyorsa takımda da bazı sorunlar var demektir..
Fazla uzatmaya gerek yok.. Pellegrini'nin takımın başına gelişi, olayın dışında bırakılışından bu sorunların yaşanacağı belli.. La Liga'ya geldiği günden beri bir proje takımı gibi görünen Villarreal'in beklenen ilk başarısını yaşatan adam Manuel Pellegrini.. Villarreal'e gelir gelmez sihirli bir dokunuş yapmış ama takımı kademe kademe yükseltmiş, ikinci ligden İspanya'nın Parma'sı olma umuduyla gelip ilk sezonlarında beklenenleri başaramamış bir takıma hak ettiği kimliği vermiş.. Önce lig başarısı, daha sonra Avrupa'da başarı ve Şampiyonlar Ligi yarı finali, en sonda da lig ikinciliği.. Proje takımında doğru projeyle yavaş yavaş en tepeye.. Real Madrid'in bu paraları harcadığı sezonda Pellegrini'ye bu sene ne yaparsan yap demeyeceği açık.. Transferler yapılırken Pellegrini'nin Perez'in yancısı gibi görünüp takıma dair hiçbir sözünün önemli olmadığının dünyaya yansıtılması da keza.. Her hocaya belli zaman vermek gerekir ama kulübün şartları ve o kulübe geliş şartları ve ilk başlarda yaşananlar da önemlidir.. Hem ülkede, hem de dışarıda Barcelona gibi bir rakip varken istediğin transferleri yap, başarının çabuk ve net bir şekilde gelmeyeceği ortada.. Eğer yeni kurulmuş bir takımdan net ve çabuk bir başarı isteniyorsa adres Pellegrini değil en başta.. Ama transferler dışında Real Madrid'in kulüp organizasyonuna dair dünyaya gösterebildiği bir şey yok şu ana kadar..
Takıma başından beri çeşitli eleştiriler yapılıyor.. Kanat savunmasının durumu en büyük eleştirileri alan konu İspanya'da ki tamamen önde yapılan tercihlerle alakalıdır bu.. Lassana ve Xabi Alonso'nun merkez için yeterli olmadığını, Kaka'yla birlikte çift forvetli bir yapının bu merkezle kolay kolay kaldırılamayacağını düşünüyorum en başından beri.. Şu ana kadar görüşlerimde bir değişme yok.. Kaka varken ve Raul'u bu takımdan kesemezken çift forvetli ve Kaka'lı takım arkadaki çift merkez oyuncuyla sisteme asimetrik bir yapı kazandırıyor ve bundan zarar gören de en az bir kanadın savunması.. Takımın eskileri Raul ve Guti'nin hocayla muhabbetleri, Karim Benzema'nın mutsuzluğu ve Cristiano Ronaldo'nun daha takıma tam entegre olamadan sistem içinde ne kadar önemli bir parça olduğu.. İşler kesat ama ligde gidişat çok kötü değil.. Pellegrini'den istifa bekliyodur mutlaka taraftar ama bu ortamda bu kadar kolay alınabilecek bir karar değil bu.. Dua etsinler Barcelona'da geçen seneki prime döneminin döneminin çok uzağında.. Ligde Barca'nın kopuşu gelmedikçe bence Pellegrini'nin koltuğu bir süre daha sağlam.. Ama umut var mı? Bende en başından beri yok..
23 YORUM:
ilk galacticosun basarili olmasini cidden istememistim ben. beckham, ronaldo, figo ve hatta roberto carlos gibi sebeplerden (benim acimdan) takimdan antipati akiyordu. varmi bole sey lan parayi akit her sene bir yildiz diyerek elinde forvet doluyken git oweni al felan die dusunmustum. basarisiz oluncada herkes gibi bende '' iste goruyormusun istedigin kadar para harca herkes generalse ve takimda asker yoksa bole olur'' diye dusunmustum. ama zaman degisti be tardini, uzerine chelsea geldi man city geldi bir suru takim yildiz oyuncularla doldu, bi sure sora insan ya keske yine yildizlari felan toplasalarda (takimda olabilip) hepsini birarada izletip basarili olsalar diye dusunmeye basladim. o yuzden realin perez ile yaz boyunca yaptigi transfer ataklarini (atakmi denilir tartisilir, istedigi herkesi aldi adam) , birde senin ve bulent beyin bloguna surekli yazip barca fanatigi kesilen 2 yillik cakma katalunyalilardan gicik alinca gercekten istedim yani ulan su takim insallah basarili olur guzel el classico felan olur artik diye dusundum, eminim aynisini sende dusunmussundur. ama bir kere daha ortaya cikti, chelsea ornegi haric olmadi tutmadi bu yildizlari bir araya getirme asisi, devir biz madrid sempatizanlari icin yine uzulme devri galiba, ve cakma barca taraftarlari icinde gelip bloglara nasil yendik ama seneye yine 6 aticaz felan triplerinde gezme devri, bu senede olmadi, seneye kismetse mourinho ile raulsuz nistelrooysuz bir kadro ile basarili olur bu takim.
lass-xabi alonso
robben-kaka-ronaldo
muzaffer bilazer
şu beşlinin önüne muzaffer bilazer'i koy, başlarına da yetenek avcısı(!) balon abdullah'ı ver, gene, mücadele ettiği tüm kupaları kazanır(dı).
ama bu abiler takımı, benzema, arbeola gibi son derece rako habis adamlarla doldurup, en az messi kadar, hatta bu senenin messi'sinin çok çok ötesinden top oynayan robben gibi bir değeri, bir karakter abidesini yollayarak barcelona'ya buyrun, bu sene de siz yeyin dediler..
gökhan zan gibi!
analiz her zamanki gibi çok isabetli. bu kadronun adamı pellegrini midir tartışılır, ama pellegrini'ye pellegrini'lik yapması için gereken şartlar var mı, o tartışılmaz: yok. zaman ve sabır da yok çünkü.
eline dünyanın en iyi oyuncularını verip "al, kadro bu. bize la liga'yı kazandır, şampiyonlar ligi'nde sahamızda finali oynat (ve mümkünse onu da kazandır). ve bunu da barcelona gibi sıradışı bir takımın önünde yap." diyebileceğiniz kaç hoca var dünyada? başarı garantisi diye bir şey yoktur ama yüzdesi en yüksek olan üç hoca var: mourinho, capello ve hiddink. bunların üçünü de yerinden kımıldatmak zor şu an için. dolayısıyla pellegrini gidince yerine de laudrup, mancini gibi bir adam gelecekse de ancak "hava değişimi" olur o.
bizden benitez'i kopartamayacaklarsa hiç kasmasınlar derim ben. ama büyük takımlarda işler böyle mantıkla yürümüyor, yürüse hiddink-capello-schuster-ramos-pellegrini rotasyonu bu kadar hızlı yaşanmazdı...
:).
http://tinyurl.com/y98c27d
!
yazın o süslü transfer dönemi sırasında o kadar yanlış ve tartışılacak karar vardıki hepsi ronaldolar kakalar arasında kaynadı gitti.
mesela pellegrini en başından beri robben ile sneijder'in takımda tutulup, benzema transferini istemiyordu. ama takımdaki hollandalılara çöp muamelesi yapan perez öyle düşünmedi. önce benzema'yı aldı, sonrada parasını çıkarmak için robben ile sneijder'i apar topar takımdan gönderdi. başarısız david villa denemesinden sonra benzema ne kadar doğru bir transferdir, o da ayrı tartışılır.
kaka sene başından beri sol açık/ sağ açık gibi kullanılıyor. milan'daki esas bölgesinde oynadığı maç sayısı bir yada ikidir. ronaldo dışında rakip kaleye inebilecek bir oyuncu eksikliği kaka'yı bu şekilde kullanılmaya itiyor. dünkü kadro'da raul - higuain - van nistelrooy ve kaka dörtlüsü nasıl dizildi mesela, muhtemelen pellegrini'nin bu tanımladığım oyuncu eksikliği neticesinde geliştirdiği 4-2-2-2 şeklinde. bu yapıyla madrid rakip defansları nasıl açacak, ciddi bir soru işareti. oyun bu şekilde çok tekdüze ilerliyor ki sanırım dünkü maç da böyle gelişti. en basitinden bir robben şu takımda kalsaydı hiç değilse ronaldo'nun olmadığı maçlarda takım bu şekilde sudan çıkmış balığa dönmezdi. yazıda bahsettiğin kanat savunması zaafı da tam olarak bu 4-2-2-2 kifayetsizliğinden kaynaklanıyor. daha yazılacak çok şey var esasında. neticede benim de senin gibi en başından beri umudum yok.
Bir insanın velevki çakma Katalan olması kime niye batar anlayamıyorum.
Size Çakma kralcı, Türk asıllı İspanyol milliyetçisi, başarı güdümlü çakma taraftar gibi sıfatlar yüklense hoşunuza gidermiydi?
Ben çakma Katalan olmayan biri olarak ilk Galacticos'u cesur bir girişim ikincisini ise gereksiz bulan biriyim.
wolfsburg önde dzeko graifet arkada misimoviç, kanatta gentner hasebe ile oynuyor tek dmc josue. peki onlar nasıl başarılı oluyor. real madrid 2 diarra + alonso mu oynasın kaka-ronaldo benzema yı karşılamak için.
çakma katalanlardan neden nefret edildiğini 10.36 daki msj bi kez daha doğrulamış. real ya da başka kulüplere sempati duyan kim bu kadar abuk sabuk davranışlar sergiliyor? kimse. dolayısıyla kimse de onlara "çakma x" demiyor.
imperial chekeke Gentner sol içtir, Hasebe de sağ iç.. Açık oyuncuları değildir bunlar, kenardan da inebilen ve sistemi yükselten, dengeleyen iç oyuncularıdır.. DMC vs. bunlar artık bayatlamış söylemler.. Ne Lassana, ne Xabi DMC falan değildir, bunlar artık dünya futbolunda klasikleşen harika iç oyuncularıdır.. En az savunmaya yaptıkları katkı kadar hücuma da boyut kazandırırlar..
ön libero mu kaldı artık yahu1!
peki senin ideal real 11 in nasıl tardini ?. yani
şu an ki futbolculardan. raulun olmadığı 4-3-1-2 mi ? 1 kaka 2 de benzema-ronaldo.
Marcelo - Pepe - Albiol - Ramos, Lassana - Diarra/Gago - Xabi, sol merkez Kaka, sağ açık Ronaldo, Benzema..
Başkalarına zarar vermediği sürece herkes istediğini yapar isterse çakma katalan olur size ne, size niye batıyor, ikametgahınız Madrid herhalde.
Konuya dönecek olursak şunu söyleyeyim bugün o kadar övdüğümüz Barcelona bile Chelsea karşısında ne hallere düştü şimdi hal böyleyken 7 sene önceki bir anlayışı tekrar diriltmek en baştan mantıksızdı.
apaç hem sözlüğe hem bloklara aynı msjları yollama be abi..kafımıza kazanıyor hiç kabul etmediğimiz düşünceler durduk yere :) robben gitsin kumda oynasın..raul çok büyük futbolcu ama emekli olmadan madridten bi cacık olmaz...
bir realmadrid fanı
olm bi yerlerini mutlaka değiştiriyorum lan. ben nasıl okuyucuya saygı duyuyorsam, siz de bana saygı duyun. sonuçta burası da benim bir yuvam :(
raul hususuna katılıyorum. higuain'in olduğu yerde çakma ronaldo benzema da en fazla kale arkasına ısınmaya gider.
kulübün çocuğu munitis bu takıma tekrardan kazandırılmalı. gago'nun da saçları kesmeden işi zor.
-şampiyonluk yolunda real madrid'e başarılar-
olsun, ana fikir aynı kalıyo..hiç yoktan bülent uygunu desteklemeye filan kalkıcam şu saatte..hakan balta'yı filan komple yaktık zaten..hepimz sabri fanıyz artık..ama robben'e kadar gelmeyelim yavv :)) tarihin en overrated adamı olma yolunda artık limitleri aşmıştır bence..fizik yok abiliti yok ne var ki bu adamda...kalbimiz madridle ama bu barça yine kökler dibine kadar bu sene...messiyi al getir yine avrupada yalan olur 2.turda..ah raul ah..
bir realmadrid fanı
biz zamanında uyarmıştık. sabri ne kadar kötü olsa da hakan balta'dan iyidir. çünkü sabri bektir, hakan kadir balta ise beklik taslayan bir stoper, esas sorun sağda değil, tarih boyunca olduğu gibi solda demiştik.
bugün geldiğimiz noktada arkama dönüp bir bakıyorum da, hakikaten önemli işler yapmışız :55
bu real olayında tarafım tarafındır adsız dostum.
ha tapıyor muyum, hayır ama şu yurt sathında yükselen manasız barca sempatizanlığı beni real'e itiyor.
robben hususunda ise sadece şunu söylüyorum:
günaha giriyorsun, yapma!
roberto carlos'u anelka'yı raul'u aynı takımda izleyince insan gönlünü kaptırıyo ister istemez bu takıma...çoğunun fb'nin çemberinden de geçmiş olması bir gs'li olarak ayrıca içimde bir yaradır..ama madrid sempatimizi asla eksiltmez bu kapital peşindeki hareketler..bu memleketteki barça sempatizanlığına gelince;yarısı sözde katalan solculuğu romantizmine kapılmıştır ki aslı astarı yoktur. diğer bi kısım ise her acayip top oynayan takıma anında gönül verip ertesi sene "abi bu sene çelsi çok fena" tayfasıdır.onlar da asla kaale alınmaz. kısacası barça sempatisi sadece günübirliktir ertesi gün yine yüzyılın takımının adı duyulur her yerde..
robben konusu ise sonuna kadar savunacağım bi durum..çelside sakatlandıktan sonra iflah olamamıştır bida bu arkadaş..gerekli patlamayı yapamamış..bunun ezikliği altında hasan şaş hastalığına yakalanıp,aldığı topu götürebildiği kadar götürüp sonrasını yaradana bırakma usulüne dönmüştür..aksi olsa los galaktikostan postalanması düşünelemzdi bile..evet 2001 yılındaki hasan şaş ile 2009 yılındaki robben arasındaki 7 farkı söyleyene 100bin lira vaadediyorum..bi tane benden: arada güzel şut atıyo valla :)) 6 tane kaldı geriye...
bir realmadrid fanı
haklısın bir realmadrid fanı. lakers'ı, ferrari'yi, vakıfbank güneş sigorta'yı, bir dönemin netaş'ını, hülya avşar karşısında gülben ergen'i de hep bunlar tutuyor.
ama hala robben hususunda yanlışlardasın. şu dünyada ronaldo, 1; messi pamuğu, 2 ise; robben 3'tür.
hasan'la da erkenden dökülen saçları dışında bir ortak noktası yoktur.
lütfen gittiğin yol olmayan yoldan dön.
(tek madrid real madrid. hadi ordan atletico madrid)
robben dünyada 3. ise nani 1. dir.bi insan ne kadar yetenekli olursa olsun
(ki çok yeteneklidir.)etrafını 4-5 adam sarıncaya kadar pas atmıyosa takıma öyle pek yararlı olmaz.ha tabi bence yine de realde bu sene kalmalıydı o ayrı.
ben realin o kadar kötü olduğunu düşünmüyorum. bu maçları izlemedim ama bir dümen olabilir gibime geliyor. ligde ve avrupada ise gayet iyiler. çok kötü oynadığını da sanmıyorum. ayrıca sezona çok çok iyi başlayan ronaldo da geri dönecek. benim madrid kadrom da şu.kale belli zaten. ramos-albiol-pepe-arbeloa ortada granero xabi lass. önde kaka santrafor benzema. ronaldo ise özgür oyuncu. yani 4-3-1-2 yada 4-3-3 gibi.
yok apaç kardeş 5 tane robben 1 tane harry kewell etmez. alıp kendi topuyla bi kenarda oynasa bu adam kimse karşı çıkmaz..gelip maça karışsa bida topu vermiyo çünkü...
imzamızı atmayı unuttuk son mesaja
bir realmadrid fanı
Yorum Gönder