12 May 2010

Mehmet Topal & Valencia


Son yıllarda yine en çok bizim ülkede gördüğüm, özellikle de Galatasaray içinde olanların dikkatimi çektiği bir konu var.. Taraftar oyuncusundan nefret etmeye başladı.. Her insanın takımında sevmediği, içinin almadığı oyuncular vardır, dünyanın da en doğal hadiselerinden biridir.. Ama bu sayı çoğalmaya başladığı anda bir sorun vardır zira taraftarlık, o forma içinde sahaya çıkan oyuncuyu koşulsuz sevmeyi de beraberinde getiren bir olgudur.. İstisnalar her zaman vardır lakin bu işin geneli böyledir.. İyice kötü gün taraftarı olma yolunda profil değiştiren bizim takımdaysa bu sayıda artış büyük.. Mehmet Topal son zamanlarda bu isimlerden biriydi.. Çeşitli taraftar oluşumlarını, forumları açıp baktığınızda sadece Topal'dan değil, Beşiktaş'tan gelip müthiş bir dönüşüm göstererek kulüp tarihine geçen ve çok önemli bir yere sahip olan Ayhan Akman'dan, Barış Özbek'ten, Sabri Sarıoğlu'ndan, bu sene en büyük hayalini gerçekleştiren ve bunun sevincini her daim hissedebildiğiniz Mustafa Sarp'tan, hatta Arda Turan'dan nefret eden insanları göreceksiniz.. Bu adamlar hata yaptığında anında küfürlerin yükseldiği, tahammülün minimum seviyeye düştüğü şanssız oyuncular bunlar.. Bu seneki yansımalarının merkezdeki oyuncular odaklı olması garip midir? Sene başından beri bu bölgedeki arızalara dikkat çekmeye çalışan biri olarak çok garip gelmiyor ama bu adamları değerlendirirken geçmiş seneleri, şu anki görevlerini ve rollerini, kendilerinden istenenlerdeki değişimleri gözden kaçırmamak gerekiyor.. Geçen sene Lincoln'ün arkasında oynarken bu kadar göze batmayan bu adamların, hatta önemli bölümlerde ilerideki dörtlünün takımda oluşturduğu arızaları kapatmaya çalışanların bu sene topa sahip olup oyuna hükmetme rolüyle karşılaşınca nasıl sapıttıklarına ve yalan olduklarına sezon boyunca şahit olduk.. Yapılan bir kenar yönetim hatasıydı ve Rijkaard tarafından da hata kabul edildi ama oluşan arızalar bu işi beceremeyen oyunculara nefret olarak geri döndü..

Mehmet Topal işte bu adamlardan biri.. Dardanel'den transfer olduğunda bir alt ligin en değerli oyuncusu olarak 1 milyon dolara bünyeye katılmış ve müthiş bir umutla takıma gelmişti.. Eric Gerets tarafından zamanında değerlendirilemedi ama potansiyelini geç de olsa gösterdi ve kadroya girdi.. Çok ayrıntıya girmeden geldiği günden bu yana birçok genç Türk futbolcusunda olduğu gibi olduğu yerden çok ileri gidemediğini görmek için büyük yetenek sahibi olmaya gerek yok.. Benim aklımda her zaman Mehmet Demirkol'un "Topal önlibero oynamaz, ondan çok iyi forvet arkası olur.." sözüyle ve Demirkol'a bir tebessümle kalan bu oyuncunun en kötü olduğu sezonlardan birinde 5 milyon euro gibi bir rakam karşısında elden çıkışı sonrasında kendi adıma minnettarlığımın üst sınırı yok.. Sezon öncesinde Everton'a 8-9 milyon euro civarında gidebilirdi, olmadı.. Son derece kötü bir sezon geçirmesine rağmen var olan Avrupa piyasasını kaybetmedi fakat.. Transfer resmi sitede açıklandığı andan itibaren Valencia'ya nasıl çaktık 5 milyon euro'ya diyenler de bu nefret tohumcularının birer kopyası zaten.. Son 10 yılda çok farklı bir yapıya doğru bürünen ve dünyadaki her oyuncu için çok zor bir lig haline gelen TSL'de Mehmet Topal bir büyük takım için hiçbir şey vadetmiyordu ama bu onun Avrupa piyasasını bitirmedi, kulüp tarihinin en büyük meblağlı satışlarından biriyle yine Türk Futbol Tarihi'nin takım kalitesi yönünden en önemli transferlerinden birine imza attı oyuncu..

La Liga'nın iyice abuklaşan kalitesi ve düşen takım dirençleri ışığında fiziği ve tek önemli yanı olan savunma kalitesiyle orada fark yaratabilir Topal.. Terim'in Galatasaray'ının takım freni haline gelen Tugay'ın 30 yaşından sonra bu dönüşümü gösterdiği ortamda Topal için de fazla umutsuz olmaya gerek yok.. Kendi bölgesinde çok önemli rakipleri yok ve Valencia'nın yaşadığı mali kriz takımdan da birçok çıkışın olmasını sağlayabilir.. Düzenli şans bulması durumunda en azından vasatın üstünü rahatlıkla tutturabileceğini düşünüyorum.. Olup olmaması kendi açımdan fazla önemli değil ama bir Türk'ün böyle önemli bir takımda kendini geliştirmesini istememek için kendisinden gerçekten nefret etmek gerekiyor.. Topal'ın Galatasaray'da daha ileri gitme şansı yoktu, Galatasaray'ın ise Topal'la devam etme durumu pek mümkün değildi.. Böyle bir ortamda gelen 5 milyon euro herkes için hayırlı olmuştur.. Bölgesine çok kaliteli bir yabancı alıp, gelen parayla iç tarafa kaliteli bir yerli eklemesi yapılırsa (Murat Ceylan?) bunu strateji doğrusuna da çevirebilir takım..

Altay'dan gelen haberler her ne kadar pek iç açıcı olmasa da bundan sonraki beklentimiz Musa Çağıran'ın da benzer bir çıkışı yapıp bu takıma performans ya da mali katkı yapmasıdır.. Bundan sonra önümüzdeki topçulara bakacağız..

18 YORUM:

kenzavey dedi ki...

altaydan gelen haberler nedir bilmiyorumda, geleceğin emre belözoğlusu olabilir musa. altayın bu sene 12-13 maçına gittim hırs,teknik,yetenek olarak çok benzerler. sağlam bir DMC ile ortasahayı kapatırlar

ugur senel dedi ki...

gitmesi en hayırlısı olmuşdur
musa cağıran topalın yarısı olamaz
grella geliyormuş ,yeni müzmin sakatımız oda hayırlı olsun..

Olympian dedi ki...

bu fiyata daha iyi turk bulunamayacak olmasi bi yana, daha iyi bi yabanci bile bulmak zor. ben fener e direkt alirdim bu rakama.

montaellis dedi ki...

medyada,topuz ve tabata'ya bağlanmadı henüz bu transferin bedeli, ona şaşırıyorum ben. gerçi uzun bir süreleri var, kaçırmazlar herhalde önümüzdeki günlerde.
musa için ise beklentinin en düşük seviyede olmasını tercih ederim açıkçası. tam tersi durumlarda nasıl hayal kırıklıkları yaşandığı ortada.
bir de, serdar özkan nedir ya? olmasın o iş.

Borges dedi ki...

Parma Maniac: Nedir biliyor musun sorun ?

Hatirliyor musun Lincoln transfer olacagi zaman sözlükte yasadigimiz heyecani,sevinci ? Sadece lincoln degil herhangi bir transferde nasil heyecanlandigimizi ?


Eskiden forumlarla uyurken bugün transfer haberlerine bakmiyorum bile ve hatta birazcicik ismi olan futbolcu gündeme geldi mi daha cok korkuyorum söyle gündeme gelecek zarar verecek takima, böyle seyler yasanacak diye..

Cunku burada bir sorun var. Verim alamayacagimizi biliyoruz bilincaltinda ve üzerine zararlari daha cok kendisini bize gösteriyor, buna alistik.

O futbolcu yönetilemeyecek, sahip cikilamayacak ve biz yine ayni seyleri yasayacagiz.. Dogru olmasa bile bende ve inanirim ki pek cok insanda bu his var artik.

Arda Turan nihayetinde ondan yararlanmak zorunda oldugun bir "deger". Yönetilemeyen onbinbesyüz degerden bir tanesi.

Ne oyuncunun ne teknik adamin önünü-arkasini kapatabilecek bir idare anlayisi söz konusu.

Topal ise orada daha saglikli kosullara sahip olacak maalasef.. Bu kadar söz dinleyip gerekeni yapmak isteyen karakterin ben cok iyi bir sekilde gelisim gösterecegine inaniyorum ve elbette bunda Ispanya Liginin yumusak yapisi da cok büyük rol oynayacaktir..

Parma Maniac dedi ki...

Bu sene son bir kez daha heyecan yapabiliriz bence Borges.. Bu sene de olmazsa zaten kapatıp gideriz kulübü :)

serdar dedi ki...

Mehmet Topal için çok seviniyorum. Potansiyelinin çok yüksek olduğuna inanıyorum. Şanssızlık (her iki taraf açısından da) bu yılki formsuzluğu. Sisteme ayak uyduraması (ya da gereken altyapısının yeterli verilmemiş olması) da bunda pay sahibi etken.

Şimdi Topal çok önemli bir ligde çok önemli bir takıma gitti. Burada gelişeceğini umalım ve onun için sevinelim. Başka bir şey de söylemeyelim...

Gitsinci zihniyet seviniyordur şimdi. Transfer dönemi geldiğinde gitsincilere bir de bi b.k olmazcılar katılacak. Borges'e bu açıdan katılıyorum.

E dedi ki...

Nefret boyutunu bilmem de Topal, Ayhan, Sabri ve yazıda ismi geçen bir kaç oyuncu daha taraftara saç baş yolduran futbolcular.

Eh.. insan saçını başını yolarken tebessüm edemiyor, latife düzemiyor... Maç esnasında ağızdan çıkan şeyler oluyor muhakkak.

Ayhan geri pas verirken dahi top kaptırınca nasıl sakin kalabilirim? Topal'ın bu sene bariz hatalardan yedirdiği gollere nasıl seyirci kalabilirim? Sabri'nin kanadından her sezon, Sabri'nin dikkatsizliği/vurdumduymazlığı yüzünden yediğimiz 10'a yakın gol için nasıl bir ruh hali içinde olmalıyım?

Bu isimler uzar gider... O yüzden "Bu formayı giyiyorsa başımızın üstünde yeri var." ön koşulu ile yaşamak zorunda değilim ben. Milan, Lucas, Kewell, Gio, Keita nasıl her anlamda kalpleri fethedebiliyorsa, Galatasaray'ın bu kalibrede topçular bulup gerekli yerlere monte etmesi lazım. Sırf üzerine GS formasını geçirdi diye -misal- Ayhan basiretsizine katlanamam ben.

pi dedi ki...

Mehmet Topal'ı çok sevenlerdenim ben de. Bazen çıldırttığı oluyordu ama o kadar da olsun diyor insan...

Geldiğinden bir kaç gün sonra Anfield'da maça çıkışı (Gerrard'la mücadele ettiği meşhur bir kare vardır ya hani), uzaktan sert bir şut çeksin diye bekleyişler, tüm o soğukkanlılıkla gerisinde olduğu rakibinin ayağındaki topu kayarak tereyağından kıl çeker gibi almaları...

Yolu açık olsun, inşallah çok daha iyi yerlere gelir Mehmet...

Sade dedi ki...

hayırlı olsun mehmet için. ispanyada umarım en az nihat kadar başarılı olur. inş, 30 yaşına kadar da düzenli forma giyer. Valenciada DMC ler ayrı bir sevilir, kendi için çok ideal bir kulübe gitti. Şans yanında olsun.

ekstra.Kakaladım diye sevinenin bence önce "ulen ben böyle diyordum ama adamı valenci'a aldı" ben bir daha düşüneyim demesi gerekir, gereksin, gerek. :)

Adsız dedi ki...

arda kamili de yol alır umarım. koca kafanın bir halta yaradığı yok. takımı sabote ediyor.

Sacit Tekin dedi ki...

Şimdi Tugay'ın kariyer yolu ile kıyaslama yoluna gidilebilir belki ama çok aykırı rotalardan bahsedildiğini baştan belirteyim. Tugay Kerimoğlu her zaman belirli potansiyellleri olan bir adamdı, oyunu ileri doğru oynayabilen, adam eksilten, şut atan bir oyuncu temeli her zaman varoldu onda ama zamanla bunları sergileme anlamında geri gittiğini gördük. Oysa Mehmet Topal bilmem kaç küsür yıllık futbolculuk hayatında hangi tür zenginliklerden kesitler sunduki bize böyle bir karşılaştırmaya girme yoluna gidelim? Tamammiyle aykırı noktalar, oyun zekaları çok farklı 2 oyuncuyu aynı gemide yol alan yolcular gibi görmek pek de mantıklı değil.


Valencia macerasına gelince, topu bu kadar yi kullanabilen bir takımda Mehmet Topal defansif becerileri ile sırıtmayabilir ama ben onu defansif sertlik anlımdanda da çok yeterli bulmam. Bu konuda gelişebilir ama burada olduğu gibi top kullanmla, takıma hücum zenginliği katma anlamındaki sıkıntıları yaşamaya devam eder. Herşeye rağmen Silva, Mata, Hernandez gibi topla aşinalığı oldukça fazla olan oyuncuların arkasını toplama anlamında mutlaka katkı yapacaktır ama bir Albelda olabilmesini ben beklemiyorum.


İşin özeti, hem Galatasaray hem de Mehmet Topal için en doğru zamanda gerçekleşmiş bir transfer hareketi. Umarım her iki tarafta beraber olmadıkları sürece geçmişe dair özlemler duymaz, keşkeler ile bezeli cümleler kurmaz. Örneğin Galatasaray tarafında sayıklanıyorsa bu cümleler bilinki Adnan Sezgin yine iş başındadır ve "yüce bir futbol yeteneğini" daha kazandırmıştır kulübe Yaser, Mustafa Sarp, Ferdi, Serkan Kurtuluş örneklerinde olduğu gibi.

bigbossares dedi ki...

nasıl sevindim nasıl sevindim anlatamam..bir galatasaraylı olarak topal'ın gidişine çok sevindim takımım adına..maç başına 30 top çalıpta 40 küsur top kaybeden,yediğim,z çoğu golde mutlaka asistleri olan adam gitti..ve asıl şaşırdığım bu adamı valencia nasıl alıyor..iyi kakalamışız..Desenize valencidan bu senede bir traş olmayacak :)

benden bu kadar dedi ki...

bakın ben fenerbahçe'liyim, rahat rahat dalga geçiyorum rakiple, rakibin oyuncusuyla. ama aynı şeyi galatasaray'lı adam kendi oyuncusuna yapınca aklım almıyor yahu.

ben kendi içimde bu takımdaki çoğu oyuncuyu ayrı ayrı sever ayrıca içimden de söverim. lakin galatasaraylı birisi gelip bana gökhan'ı eleştirince arka çıkarım abi. selçuk şahin'e bile toz kondurmayacaksın taraftarsan.. en azından benim açımdan olay budur. ki her oyuncunun bi sistemde yeri vardır, senin takımında oynayamıyorsa bile başka takımda oynayabilir. dolayısıyla valencia hedefi 12'den vurmuş olabilir :)

E dedi ki...

Şimdi de Jo gitmiş ülkesine izinsiz...

Yahu bu kaçıncı! Yılbaşı tatiline 1 hafta önce başlarlar... Yaz tatiline 1 hafta önce çıkarlar!

Bu kararları T.D'ün iyi niyetine bırakmadan yönetim olarak "Resmi maçın olduğu hiç bir zaman, hiç bir futbolcu ülkesine erken dönemez" diye bir yönetmelik olmalı. Cezası milyon dolar olmalı!

Disiplin burada başlar! Keita, Kewell, Baros ülkesine dönünce, diğerlerini sahaya çıkartırsan gruplaşma da olur, yerli-yabancı kamplaşması da olur, ücret tartışması da olur, her bi .ok olur!

Chelsea Drogba'yı uçakla getirip saatler içinde maça çıkartıyor! Biz elimizdeki oyuncuyu maça çıkartamıyoruz!

Balık baştan kokar misali seneye de böyle şeylerin önlemi SENE BAŞINDA alınmazsa, yine aralık ayında yabancılar 1 hafta önce başlarsa kış tatillerine, bu iş yine yürümez!

bigbossares dedi ki...

benden bu kadar ; ben sporseverim ve galatasaray'lıyım..fanatizmin başka bir boyutuda senin düşüncelerin işte..Bu adamlar bizim atamız,büyüğümüz yada vatana millete çok büyük faydaları olmuş insanlar değilki ben onları savunayım..savunduğun adamların özel hayatlarında ( hepsi için demiyorum ) nasıl ukala,nasıl megolaman olduklarını.nasıl burnu büyük oladuklarını görünce bu söylediklerimin daha bir anlam kazanması gerekir bence..

nusret dedi ki...

"Dardanel'den transfer olduğunda BİR ALT LİGİN en değerli oyuncusu olarak 1 milyon dolara bünyeye katılmış..."

Mehmet Topal,Galatasaray'a transfer olduğunda Çanakkale Dardenelspor 2.Lig B Kategorisi'ndeydi.Yani bir alt lig değil iki alt ligdeydi.

1 milyon euro daha da büyük rakamdı yani.Ama,değdi...

Parma Maniac dedi ki...

Nusret 2006/2007 sezonunun başında geldi Topal Galatasaray'a.. 2005/2006 sezonunda Dardanel 2. Lig A kategorisindeydi ve o sezonun en değerli orta saha performanslarından biri olarak gösteriliyordu Topal'ınki.. Sonuncu olmalarına rağmen böyleydi bu.. Doğal olarak ben de 2005/2006'yı baz aldım, olması gereken de o bence..

hit counter
Blogger tarafından desteklenmektedir.