10 Nis 2008

Galatasaray C.C. 61-60 Beşiktaş C.T.


Zannediyorum Türkiye'de bir ilkti başka ülkede yapılan bir turnuvada iki Türk takımının karşı karşıya gelmesi.. Görüntü çok güzeldi ama seyircisizlik ve iki takımın berbat oyunu biraz gölgeledi bunu.. İki takım neden bu kadar bozuktu anlayamadım, aklıma bir tek stres geliyor ama oyuncuların halet-i ruhiyesinden stresli olduklarını çıkarmak da mümkün değildi pek.. Beşiktaşlılar sanki sıradan bir lig maçı oynuyor gibiydiler.. Galatasaray maç boyu 10 sayı civarı önde gitti, son periyot paspasa döndüler ve Beşiktaş 2 sayı öne geçti.. Murat Özyer'in o anda aldığı molada yanlış görmediysem benchte Hüseyin Beşok ve Cenk Akyol gülüşüyorlardı.. Biraz uzaktı mesafe gerçi ama öyle geldi bana.. Niyeydi bu tepki(sizlik)ler anlayamadım ben..

Galatasaray ilk yarı sene boyunca gösterdiği karaktere yakışır bir şekilde çok sağlam savunma yaptı.. Beşiktaş'ın berbat hücum performansı da belki savunmanın normalden daha iyi görünmüş olmasını sağlayabilir ama iş gerçekten iyiydi.. Onun dışında maça dair yazılabilecek bir şey bulamıyorum.. Bütün oyuncular normallerinin altındaydılar.. Tek bir şey söylemek isterim, Quinton Hosley'yi istemeyip şu Britton Johnsen'i Galatasaray'a transfer eden Murat Özyer takımın altına dinamit yerleştirmiştir.. Bu kadar kötü 2 tercih yapılmaz.. Anlaşılan Hosley'yi son anda reddetmese belki de bu takım şu anda TSL'nin en büyük şampiyonluk adayıydı, ULEB'de de çok daha yukarıları görebilirdi.. Ama Britton Johnsen tercihi bütün bunları yok etti..

Büyük ihtimal yarı finalde Juventut Badalona gelecek.. Türk Telekom'a karşı izlediğim Rubio'lu Badalona'ya karşı pek şansı yok tabii Galatasaray'ın ama son 4'e kalmak da önemli bir başarı tabii ki..

5 YORUM:

Kapali Ust dedi ki...

Rubio'lu Badalona karşısında söylediğiniz Galatasaray'ın şansı pek yok diye nitelendirilemez bana göre. Johnsen yorumu sonuna kadar haklı, ilk geldiğinde ne olduğu anlaşılmıştı bu elemanın, bu kadar fazla süre almasıda ayrı bir tartışma konusu..

Adsız dedi ki...

çok çok temposuz bir maçtı. salonun boş olması da bunu tetikledi. dea brown bir kez daha sahneye çıkması gereken maçı bay geçti. hite iyiydi. cüneyt'den tüm maçı seyredenler bekliyordu bir kırılma ama ben bunun 8.şuta kadar varmasını beklemiyordum. gerçi iyiki varmış. güzel oldu. bir de bilmiyorum son hücumu çizdimi çizmedi mi ama ben çizmiş sayıyor ve murat hoca'yı alnından öpüyorum. basketbolcusu,teknik ekibi, ahmet dedahayır'ı, hepsi gerçekten büyük bir iş çıkardılar. burdan sonrası ne olursa olsun havaalanında krallar gibi karşılanmayı hakediyo bu aslan parçaları.

baha dedi ki...

iki turk takiminin ucuncu karsilasmasiydi avrupa sahnesinde..

ilki, korac kupasi'nda Fenerbahçe-Efes Pilsen

ikincisi, fiba euro cup'da Fenerbahçe-Beşiktaş şeklindeydi. Böyle giderse daha çok Türk takimi görücez bu sahnelerde..

Mario Jardel dedi ki...

Galatasaray'ın basketbol tarihinde yaşayabileceği en büyük başarı hiç şüphe yok ki.. Ve seneye bu başarıların tekrar edeceği konusunda ciddi ciddi şüphelerim var.. Bu gün charles gaines'in verdiği bir röportajda kendisine geleceği ile ilgili sorular sorulduğunda adamın verdiği gerçekçi ve profosyonel cevap ''para için oynarımdı'' ki badallona'dan ayrılma sebebininde maaşına zam yapılmaması olduğunu açıkça söylemiş.. Açıkçası bu açıdan bakarsak ben galatasaray'ın seneye gaines'in ücretine zam yapacağını hiç düşünmüyorum.. Keza dee'de süper bir basketbolcu galatasaray'ın dixon ve fitch ile yakaladığı kaliteli gard transferinin son halkası.. Ancak geçmişte bu iki oyuncuyu da galatasaray'ın elinde tutamadığını düşünürsek herhalde dee gelecek seneye ayrılık rüzgarları esecek.. Hite ve owens'ın durumu ne olur orasını bilemem ama sevgili parmamaniac'ın dediği gibi keşke bu takımda bir hoisley olsaydı.. Açıkçası murat özyer'in önüne sunulan hoisley transferini rettetmesine inanmıyorum ya da inanmak istemiyorum çünkü gerçekten böyle bir davranışta bulunduysa ki bu güne kadar çok sevdiğim murat özyer'in koçluğuna olan güvenim ciddi şekilde sarsılır.. Özellikle kulüp takımlarının sponsorların desteği ile kalitesini arttırdığı beko basketbol liginde istatistiklerde tavan yapan bir oyuncuyu istememek ciddi şekilde bir koçun basketbol yönetimini sorgulayan bir davranış olur ki ben açıkçası bu duruma ihtimal vermiyorum, olmaması gerek..

Ayrıca benim gibi uzun süredir türk basketbolunu takip etmeyen bir adamı bile bu sene basketbolu bu kadar takip etmemi sağlamış galatasaray cafe crown'a hem avrupa'da bu noktaya geldiği için hemde beni sıkı bir galatasaray cafe crown seyircisi yaptığı için çok teşekkür ediyorum..

Adsız dedi ki...

yurtdisinda iki takim arasinda tek mac ustunden oynanan ilk mac. kazanan turk basketbolu.

hit counter
Blogger tarafından desteklenmektedir.