21 Oca 2010

Joao Alves de Assis Silva Galatasaray'da


Bizim kulüpte öğrenilmiş gerçeklerden biridir, iş resmi siteye düşmeden konuşulmaz.. Ortadaki en net isim bile patlayabilir, çok alakasız bir yerden Üstünel topu 90'a takabilir.. Bunu bildiğin yerde salt bir dedikodu üzerine fazla bir şey yazmanın da anlamı yoktur.. Zaten en klas topçunun, en sağlam teknik direktörün bile formsuzluk yaşadığı ortamda Haldun Üstünel mi yaşamayacak bunu? Neill transferinden sonra Jo'da da gazeteler haberi aldı, 2 gün önceden çaktılar haberi.. Pazar günü Ay'da, pazartesi günü Sahra Çölü'nde geyikleri içinde wallpaper'ları yapılan, Neill'ın da 10 dakika konuşması benim için yetti dediği adamda büyük performans kaybı var.. Acil bir şekilde çeki düzen vermesi gerekiyor kendisine, bu kulüpte takım elbise aslanın ağzında..

Jo CSKA'dayken bayıldığım, City'ye 19 milyon pound'a geldiğinde o para anasının ak sütü gibi helaldir dediğim bir oyuncudur.. Rusya'daki performansına, o zor ligde Brezilyalı genç bir yabancı olarak vadettiği potansiyele ayrıca şapka çıkarttığım süper bir çocuktur.. En azından o zamanlar öyleydi.. Premier League'e o fiyattan merhaba dediğinde karşılaştığı ilk tepkiyse "Tamam yetenekli ama bu kadar para eder mi?" olmuştu.. Haklılık payı da vardı.. Fakat forvetler için daima söylediğim ve futbol kafam içinde her zaman geçerli olan bir şey vardır.. Bir forvet eğer 1.90 civarındaysa ve en büyük özelliği fiziği ve hava topları değilse, özellikle de o adam gençse işlenerek ortaya çıkabilecek çok önemli bir öze de sahip olduğunu düşünürüm.. 1.90'lık bir oyuncunun önüne atılan toplarda etkili olabilmesi, dripling yeteneğinin o boy için iyi olması ve fuleli yapısı ilk aşamada etiketi 10 milyon civarına çıkarır zaten.. Yıllarca target striker terimiyle etiketlenmiş John Carew'in İspanya, Fransa ve İngiltere'de yıllarca ekmek yiyebilmesini sağlayan, onu benzer fizikli diğer oyunculardan farklılaştıran en büyük özelliği de budur mesela..

Jo'nun Galatasaray'a gelişi önemli bir olay, ama 2 yıldır şu transferleri gördüğümüz ortamda çok büyük bir heyecan değil.. Galatasaray'a 6 aylık kiralık olarak gelişiyle City'den Everton'a yine 6 aylığına kiralık gidişi yönünden benzerlikleri büyük.. Adnan Polat'ın bir yabancı daha alacağız, bunu aslında forvete düşünmüyorduk ama Baros'un sakatlık sürecinin uzaması bizi bu yola itti açıklaması ilk tercihin orta saha olduğunu gösterdi.. Futbol gerçeği olarak da ilk yarıdaki Galatasaray'ı takip eden herkesin bunun farkında olacağı da daha önce defalarca ifade edildi zaten.. Jo'nun Everton'a gidişinin de takımın sakatlıklarla boğuşup forvetsiz kaldığı bir ortamda geldiğini hatırlıyoruz.. City'de Mark Hughes'un komutası altında futbol adına verdiği hiçbir şey olmadı.. Ben farklı olacağını düşünmüştüm ama bu sonucu da çok anormal bulmadım.. 87'li bir oyuncu olarak tamamen toplama bir takım haline gelmiş, son derece kaliteli isimlere sahip bir takım içinde kendisini ifade edememiş Jo'nun David Moyes tarafından tercihi bile önemli bir referanstı.. O yokluk içinde ilk etapta çok iş yaptı, farklılık getirerek oldukça golcü bir başlangıç gösterdi fakat daha sonra etkisi ve marjinal faydası giderek azaldı.. Yine de geçen senenin ikinci yarısında Everton'a önemli güç kattığını söylemek yanlış olmaz.. Zaten Moyes'in de kiralık süresini uzatması ve bu sene de Jo'yu kadroda tutması bunu açık ve net gösteriyor.. Bütün bunların altında ne yazık ki CSKA'daki potansiyeli Everton'da da gösterdiğini ben söyleyemem.. İngiltere'ye 1.90'lık, güzel bir futbolcu fiziğiyle geldi.. Bunun üzerine de ekledi ama 1.5 senelik sürede ilk gelişindeki inceliği devam ettiriyor.. CSKA'da gösterdiği bitiriciliği de olumlu anlamda İngiltere'de sürdürdüğünü söylemek zor.. Bir Brezilyalı için teknik özelliklerinin düşük olduğu gerçeği ise Premier League'in fiziğe dayalı yapısı içinde biraz daha fazla ortaya çıktı ve 1.5 senelik genel bir başarısızlık öyküsü ortaya çıktı..

Peki bu süreç Galatasaray'a nasıl yansır? Turkcell Süper Lig son derece nevi şahsına münhasır bir ligdir ve her zaman iddia ettiğim gibi bir forvet için son derece zor bir ligdir.. Ve bağlacından öncesi için kariyerinde sezonluk çift haneli gol sayısı olmayan Baros'un bu ligde 20'yi geçmesi, İspanya'da gol kralı olarak gelenlerin ise burada önündeki topa vuramayacak hale gelmesi gösterilebilir.. Forvetler için genel zorluğu ise elbette Baros örneğiyle açıklanamaz fakat son derece düşük sezonluk gol ortalamaları, 1980'lerin zihniyetiyle oynayan küçük takımlar, oldukça bozuk saha zeminleriyle ifade edilebilir.. Önümüzde bir EPL başarısızlığı var fakat bu ligin farklı dinamikleri ve bu dinamiklerin EPL'den çok Rusya'ya benzerlik göstermesi Jo için bir çıkış kapısı olabilir.. Önceki performanslarından hiçbir oyuncunun bu ligde başarısız olacağını iddia edemezsiniz.. Bunu yalanlayacak sayısız transfer görmüştür Türkiye, sonuncusu Kayseri'de gol krallığına doğru koşmaktadır mesela.. Bunun tam tersi de geçerli elbet.. Taraftar arasında büyük heyecan uyandırması normaldir, büyük bir isimdir en başta.. Hala 23 yaşında, 1.5 sene önce 25 milyon euro'luk bir transfer yaparak dünyanın en iyi ligine transfer olmuş bir topçudur, etiketi vardır.. Fakat Elano'nun gelip 3 ay paspası oynadığı bu ligde beklentilerin minimuma çekilmesinde ise fayda vardır.. Burası başka bir yerdir zira.. Galatasaray taraftarının da büyük transferler gelip onların ortaya koyduğu performanslar ortaya çıktıkça bu olgunluğa doğru da yavaş yavaş gittiğine dair inancım sonsuzdur..

Takıma gelişindeki kulüp ve oyuncu motivasyonu da önemli elbette.. Bu adamın bu lige gelişi ilk aşamada 6 aylık ve bunun uzaması için vasatın üstüne çıkması bile yetmeyecek, önce bunu bilmekte fayda var.. Tamamen takımın içine düştüğü çıkmazda kurtarıcı olması için, Everton'daki duruma benzer bir şekilde takıma katıldı ve eğer varsa bonservis opsiyonunun devreye girmesi için efsane bir performans göstermesi gerekiyor.. Zira o rakam en az 8-10 civarındadır tahminim ve Galatasaray'ın sezon sonunda böyle bir riski alabilmesi için Jo'nun muhteşem bir performans göstermesi gerekiyor.. Devre arasında takıma katılma ve yeni bir ülke, farklı bir lige gelme gibi faktörler devreye girince ben bunun gerçekleşeceğini düşünmüyorum.. O yüzden de gelecek adına heveslenmenin bir anlamını şu an için göremiyorum.. Üstüne taraftarın karşı yakaya icraatları nedeniyle takılmalarını boşa çıkaracak bir Avrupa'da oynayamama durumu var ki oldukça negatif bir hadisedir gözümde.. Ligin Avrupa'dan üstün tutulduğuna dair uzun zamandır bu kulüp içinde ilk defa gördüğümüz bir hadisedir, üzücüdür (Burada Canaydın dönemini hariç tutuyorum, kıyaslama içine girmeyecek bir öyküdür o 6 sene).. Atletico'nun form tutmasından önce bile zor olan dış seyahati iyice yalana getirmiş, işleri şansa bırakmıştır.. Bunu geçelim, oyuncunun özellikle City'de futbol dışında yaşadığı birkaç problem de bizim basın tarafından mutlaka takımın önüne getirilecektir.. Jo'yu tanımıyorum, kişiliği hakkında konuşamam ama bugüne kadar yazılanlar çok da sağlam bir kafa yapısına sahip olmadığı yönünde şüpheler oluşturmuştur.. İngiltere'de yapamadığı çıkışta küçük bir yüzde de olsa mutlaka bunun da payı vardır..

Son olarak Jo'dan sonra da Dos Santos bekleyen taraftarlar için şunu söylemek isterim, bu ortamda forvet hattına bir transfer daha gelmesi benim gözümde imkansızdır.. Baros'un dönüşünden sonra Jo'yla beraber oynamaları Baros'un sol ya da sağ açık/forvete gitmesiyle mümkündür fakat daha o opsiyon geçerli olmadan Arda, Kewell, Keita ve Elano'dan birinin yedek olacağı düşünülür, üstüne de son 1 ayda ortaya çıkan Caner Erkin opsiyonu eklenirse bu rotasyona artık başka oyuncunun gelemeyeceği kendiliğinden ortaya çıkar.. Eğer ıskartadaki yabancıların bir anda gönderilmesi gibi bir durum oluşmuşsa bu transferi içe beklemek daha mantıklı olur..

Sonuç olarak iyi ve güzel ekleme.. Ne daha azı, ne daha fazlası..

13 YORUM:

Adsız dedi ki...

parma ellerine sağlık..
benim kafama takılan şey,esas problemin can damarına(orta sahanın ortasına) değil de forvete yabancı hhakını kullanmakta nasıl bir bakış açısı var sence?

Parma Maniac dedi ki...

Adsız dediğim gibi, Polat zaten söyledikleriyle ortaya koydu sorunu.. Baros'un uzayan sakatlığı bu transferde en büyük etken.. Ama Avrupa'da oynayamayacak bir oyuncuyla gelmesi tabii soru işareti.. İstersen süper oyna, 2 maçla bitebilir o rüya.. 20 maçlık diğer yarışı merkeze almalarını tabii çok yanlış bulamam ama Fenerbahçe'ye o nedenle sallarken pek hoş olmadı açıkçası..

Adsız dedi ki...

Galatasaray Avrupa'yı önemser, aslolan Avrupa'dır, Türkiye'ye yönelmek vizyon küçültmektir tarzı yaklaşımları bir yere kadar anlıyorum da karşınızdaki rakip Atletico Madrid'ken, alacağınız bir forvet, takıma uyum sağlamadan bu takıma karşı oynayacakken, turun bir forvet transferine bağlanmasını anlayamıyorum.

Daha da önemlisi Türkiye'ye yönelmek yani dediğiniz gibi 20 maçlık bir maraton için transferi yapmak sadece akılcı değil aynı zamanda planlıdır da.

Zira kulübün sezon sonunda alacağı sıra pastadan alacağı payı belirleyecektir burada UEFA kupasının kazanıldığı takdirde alınacak paradan daha yüksek bir miktar söz konusu.

Hal böyleyken, takım bunca transfer harcaması yapmışken, şampiyonluğu ön plana koyması kadar doğal bir şey olamaz. Diyelim ki Galatasaray Jo'dan verim aldı ve bonservisini aldı bu piyasa yapmış bir Baros'u gönderebilme lüksünü veriyor size, dahası elinizde 23 yaşında 1.90 ve fuleli, yani gerçekten nadir niteliklerde bir santrafor oluyor ve bunun değeri biçilen opsiyon değeri bile değildir kanımca.

Yapılan transfer risksiz bir kumardır. Sadece günü kurtarmaya yönelik olarak görmemek gerekir kanımca. Bordeaux'nun Gourcuff'u kiralamasının onlara neler getirdiğini unutmayalım.

Ha bence Jo, overrated bir oyuncudur, fiziği yüzünden fazla öne çıkmıştır, çok savruktur, bunlar ayrıca tartışılabilecek, hatta tartışılması gereken konular.

Ama Galatasaray'ın vizyonunu sorgulamak bence yersiz.

Joker dedi ki...

adı da zor herifin gel de bi tezahurat bul şimdi.. serveeet serveeet dedikleri gibi jooo jooo diye bağırırlar herhalde :)

sawero dedi ki...

ya dos santos da gelirse nolacak şimdi? bonservisi ile alınırsa uzun vadede bi mantık çerçevesine oturtulabilir arda kewell dan biri yolcu diye düşünürüz o zaman, ya da seneye yabancı sınırlaması kalkacak harbiden, ama bu sene? elano'nun ön libero oynayabilirim milli takımda oynamıştım demesi mesaj mı? bi de tobi gitti orası kesin diğer yolcu kim olacak? sakat baros'un sözleşmesini mi dondururlar yoksa nonda mı gider, e nonda giderse, jo sakatlanırsa ceza alırsa, şu durumdan ne farkı olur? jo'nun yedeği yine mi kewell? e bi de giovani solak sola göre sağda daha verimli, keita'yı mı sola kaydırır gelirse, sarp elano arda ile ne kadar dirençli orta sahamız olur falan filan.. ben de sanmıyorum hiç santos un alınacağını ama ya olursa, rijkaard çok başka şeyler düşünüyor sanırsam..

Anoz dedi ki...

NTVde Barosun sözlesmesi bile tartisildi, yani bi kac ay kesip sonradan yine takima almak gibi opsiyonlar. Dos Santosun gelecegini düsünmüyorum, umarim olmaz, türkiyede kazma takimlara oynarken o "cocuksi" fizigle hic düsünmek istemiyorum... Iyi bir orta saha lagzim.
Baskalarinda zaten dedigi gibi, Linderoth gidecek, Nonda kalmasi lazim, sonucta yedek santrfor yok... ozaman hersey barosu gösteriyor ikinci bir yabanci transferi icin...!

Adsız dedi ki...

Vizyon küçülmesi şu şöyle olursa, şurdan şu kadar para gelirse şeklinde olacağı kesinleşmemiş olaylara ve ileri tarihli olasılıklara göre hareket etmektir.
Günlük hayatta bunu yapanları eleştirirken şimdi bunu savunma çabası nedir anlamıyorum.

Hüseyin İlhan

Homidi Gırtlak dedi ki...

İleri tarihli olasılıklara göre hareket etmemek bence günü kurtarmaktır(İleri tarihte ne olacagını bilinemiyecegine göre her türlü yapılacak hareketin ileri tarihteki getirisi bir olasılık olarak kalır). Ve asıl günü kurtarmaya çalışmak vizyon küçültmektir tıpkı yönetimin yaşadığı zor zamanlarda taraftarın gözünü boyamak icin takımın başına getirilen cok sevilen ama başarılı olması zor olan isimlerdir. Bu takım son dönemde bunu çok yaşamıştır (fatih terim'in ikinci dönemi, hagi).
Jo transferinde ise benim gördügüm bir vizyon küçültme yoktur ya da avrupayı koyverme. Su anda bu sene avrupa kupalarında oynamamış kac tane iyi forvet vardır ki ortalıkta. Hadi ne bileyim Carlton Cole ve ya Saha bu adamlara sırf belki atletico madrid karşısında turu geçireBİLİR diye onlarca bonservis parası ödemeye değer mi? (sonuc olarak Baros donucek ve ya bu kadar para verilip alınan adam yedek kalıccak ya da Baros).
Jo transferi beni de acıkcası pek mutlu etmedi belki bu seneki silik oyunu yüzündendir ama bu transferde yönetime vizyon küçülttü diye eleştiri yapmak biraz vicdansızlık gibi geliyor bana

apaç dedi ki...

yaptığı birçok transfer kasımı görememesine rağmen fütursuzca tapılan haldun'un yaptığı en iyi iş.

hagi'den sonra türkiye'ye gelen en büyük futbolcu.

muazzam transfer, harikulade yetenek, 10 numara atış.

bu sefer hakikaten tebrikler haldun, tebrikler büyük başkan..

sen de kulübeye çelebi baros.

işte büyük takım santrforu, işte geleneği yaşatmaya gelmiş eşsiz yetenek.

işte jooooooooley oley oley ooleyyy şampiyon cim bom boooomm..

apaç dedi ki...

jo transferiyle dünyanın en elit hücum hatlarından birine sahip olduk. işte engin futbol bilgilerimle hazırladığım o ihtişamlı liste;

1-ribery-gomez-robben
2-pedro-zlatan-messi
3-ronaldo-higuain-kaka
4-robinho-adebayor-tevez
5-arda-jo-keita
6-silva-villa-hernandez
7-arshavin-eduardo-walcott
8-ronaldinho-borriello-beckham
9-nani-rooney-valencia
10-bastos-lisandro-delgado

geriye birtek sol bek kalıyor ama olsun. hkb de bu takımın nazar boncuğu olsun.

tekrardan yuvana hoşgeldin jo.

Adsız dedi ki...

''João Alves de Assis Silva'' brezilya alt milli takımında defalarca forma giymiş bana bakılırsa Türkiye'ye gelmiş en iyi 15 yabancı forvet arasındadır...Fiziğine rağmen ayaklarını cok iyi kullanabilen topu sürüp saklayabilen ve Rjkard'ın oyun sistemine uyabilecek en iyi futbolcudur...Niye mi dersiniziz..
Yıllar önce Rjkard Barcelonadayken 'Henry'i getirtti.Henry fiziğine rağmen ayaklarını iyi kulanabilen iyi top sürüp saklayabilen ve maçın kaderini değiştirebilcek bir oyuncu şöle bir soru yöneltiyorum size arada ne fark var???
-Ben size söyleyeyim hiç bir fark yok sistem aynı fizik neredeyse aynı,ikiside top sürüp saklayabilen futbolculardır Tek farkı bu iki oyuncunun Ülkeleridir

kral kaplan dedi ki...

Bence jo transferi yanlış. Çünkü şuan kadar yaşadığı olayları göz önüne alırsak lincol olayarına yeniden başlar gibime geliyor.izinsiz brazilyaya gitmesi gibi.ama yetenekli bir futbolcu inşallah galatasaray için hayırlı olur.

Adsız dedi ki...

bu yaşta türkiye'ye nasıl gldi hala inanamıyorum

hit counter
Blogger tarafından desteklenmektedir.