29 Mar 2009

,

İspanya 1-0 Türkiye


Terim ve çocuklar yine beklenmeyeni yaptılar ama bu sefer sonuç gelmedi.. İlk devrede, özellikle ilk 20 dakikadaki futbol İspanyolların çekingenliği ve bizim bu 11'le yine zorlu bir maçta beklenenden çok daha dirençli başlamamızla etki etti sahaya.. Tuncay ve Arda beklediğimden çok daha bütünleşik bir yapı yarattılar iki içle.. İspanya'da Xavi ilk 10 dakika kendi defansının önünde görünüyordu ama oyuna kötü girmeleri sonrasında ilk çeyrek saatten sonra forvet arkasına doğru yol alıp bölgesini daha yeteneksizlere bıraktı..

İspanya'nın da sahaya yansıyan sorunları vardı tabii.. Xavi, Xabi ve Senna'nın yanına 4. oyuncu olarak Silva'nın sakatlığı sonrası ona güvenememeleri sonrasında Mata ya da Riera değil de Cazorla'yla başlamaları bize duydukları saygının bir yansıması olarak okunabilir.. Bunun bizi ilk başta daha çok zorlaması bekleniyordu ama o zorluk ikinci devre daha çok sirayet etti takıma.. 4'lü defansın önündeki 4 iç oyuncusu, takımda kenardan üretim yapabilecek hiçbir oyuncunun olmaması, beklerin de stoper kılıklı olmaları İspanya'nın da üretkenliğini çok etkiledi.. Sergio Ramos stoperden bozma beklikte İspanyollar'ın temsilcisi.. Kabuğunu kırmaya, yetersiz olan tekniğini fizik güç, süreklilik ve kondüsyonla dengeleyerek mevkiinden hücuma katkılar yapmaya çalışan bir oyuncu.. Genç ama kolaylıkla bizim topçulara örnek olarak gösterilebilir.. Defansif görevlerini eksiltmeden bir oyuncu yetenekleri ölçeğinde hücuma ne kadar, ne şekilde destek verebilirin uygulamalı örneğidir bugünkü Sergio Ramos.. Sevmezdim piyasaya çıktığı ilk dönemlerde, saygıyı zorla duyuruyor ama adam..

Tuncay sahaya fizik, güç, mücadele koymada mükemmel.. Ama 4-4-2'nin kenarında hücumda tamamen vasıfsız bir oyuncu.. Bir kez daha belgelenmiştir bugün.. Onun mücadele gücünden faydalanmaya eyvallah ama Boro'nun teki olmasını sağlayan hücum özelliklerini sekteye uğratarak, potansiyelini kullanmama boşa giden çaba, bal yapmayan arı şeklinde yansıyor ekrana.. Emre ve Aurelio'nun yanında, hücumdaki diğer dörtlünün ofansif anlamda sahaya bir şey koyabildiklerini söylemek zor.. Ne bekleniyordu ki Bernabeu'da elbette abartılı bir yaklaşım değil ama oyunu bu kadar iyi tutmuşken beklemezsen kaderine razı oluyorsun ilerleyen dönemde..


Son yarım saatte Semih yerine Ayhan eklemesi doğruydu.. Üzerinden 5 dakika geçmeden yenen gol bir şanssızlık, yıllardır süren hastalığın bitmek bilmeyen yeniden çevrimi.. 1-0'dan sonra orta sahaya takviye yapmış Türkiye'ye karşı İspanyollar da forvet çıkarıp orta saha eklemesi yaptı.. Biz ortadan çıkarıp hücumcu soktuğumuz da onlar da benzer bir cevapla karşılık verdiler.. İki takım da maçın başında tutturulan dengeyi bir şekilde korudu maç sonuna kadar.. Son 15-20 dakikada koordinasyon ve fizik yönden bitişimiz maç boyu pas yapan 4 canavara karşı verilen mücadelenin bir takımı ne kadar zorlayabileğinin bir kanıtı.. Maçın başındaki o denge, o mücadele kolay sağlanmıyor.. İlk 30 dakikadan sonra üstünlüğü yavaş yavaş ele geçirmelerinin nedeni güçlü orta sahaları.. Gereken hamleler zamanında yapıldı ama bir duran topta yine pozisyon hatasıyla gol yendi ve mağlup olduk.. İlk devrede Xavi'nin nizami bir şekilde arkaya sarkmasına ofsayt bayrağı kalkmasa maç belki erken bitecekti.. Oradaki pozisyon hatasının da maçın gidişatıyla fazla bağlantısı yok.. Bu teknik ayaklara karşı Bernabeu'da o pozisyonu maç boyu vermeyeceksen bir gariplik vardır zaten o işte..

Son olarak şu şanlı Bernabeu'ya geleyim.. Rıdvan Dilmen maçta bizim deplasmanların deplasman değil, gerçek deplasmanın burası olduğunu söyledi.. Bernabeu'yu görmedim fakat ekrana yansıyanlardan ve görenlerin yalancılığından bir şeyler söyleyebilirim.. Bugünkü korna şovundan başka bir şey göremedim, duyamadım ben Bernabeu'da.. İspanya'ya gidip Real maçı izleyen Orkun Çolakoğlu'nun geldikten sonraki ilk tespiti tiyatro seyircisi olmuştu Madridli'ler için.. Bugünkülerin de kulak öldüren korna şov dışında farklı olduklarını söyleyemeyeceğim.. O mimari yapı boşken bile görkemli, orası ayrı.. Yoldan geçen 90 bin kişi doldursa bile oyuncuları etkiler, orası da ayrı.. Ama Milanlı'lara, Paolo Maldini'ye, Sir Alex Ferguson'a sorun.. 20 bin kişilik Sami Yen'de mi oynamak istersin Madrid'le, yoksa Bernabeu'da mı diye, cevabın Bernabeu olacağından %100 eminim.. Tabii bunu maç boyu "İçime işlerken" söylenen Sami Yen değil, bir 6-7 yıl öncesinin Sami Yen'i için söylüyorum.. Alex'le Paolo iyi bilir gerçek deplasman nedir.. Kornacılara o kadar da itimat etmemek gerek..

24 YORUM:

apaç dedi ki...

kimse 1-0 fena skor değil, yenildik ama ezilmedik edebiyatı yapmasın. bosna da tek farkla mağlup oldu burda.

az biraz sıkınca heriflerin neler yaptığını gördük. top diye oynadılar bizi.

neyse devamı sami yen'e. terim vandalı gidene kadar;

yardır ramos!

mavi balina dedi ki...

fatih terim'im müdaheleleriyle gitti maç. ayhan-semih değişikliği son derece yanlıştı. nihat çok aksadı, arda çok vasat kaldı. ayhan, emre'nin yerine girse daha müspet bir deişiklik olmuş olabilirdi. sami yen'deki maç çok daha zor olucak bizim için. 1-0 lık skoru bile arayabiliriz.

kapalıüst dedi ki...

ispanya çok kötüydü.ona rağmem ilk 20 dakika dışında ezildik.emre fetişliğinden vazgeçmeli ve artık hakedene formayı vermeli fatih hoca.gazla bir yere kadar oluyor çünkü.

Adsız dedi ki...

Sergio Ramos saygıyla eğiliyorum. Arda Turan'ın ilk defa sol kanattan kaçtığını gördüm.

Adsız dedi ki...

burdan 1 puan alsak kesin havalanır, otururduk ali sami yen'de. şimdi farklı bir hırsla çıkıcaz. 3 puan çok uzak değil.yeterki doğru kadro, doğru sistemle çıkılsın.

cortez85 dedi ki...

golazo nihat kahveci.. minuto 90

Petr cehc está llorando. que va a suicidarse.

pfmmfff .. no no no no se trata de República Checa. esto es España. no PETR cech SAN IKER CASILLAS jajajajajajajaja

alex semih dedi ki...

tardini farkında değilsin galiba. semih çıktıktan sonra biz ilerde tek top tutamadık gardımız düştü.. nihat ne zaman tek santrafor oynamış ta ayhan semih hamlesine doğru diyorsun ??????

Parma Maniac dedi ki...

Doğrudur alex semih hak veriyorum.. Değişiklik 0-0'da yapıldığı için bence doğruydu.. Ama 5 dakika sonra yenen gol değişikliği yanlışa çıkardı, en azından Semih-Nihat bağlamında.. Bu açıdan da yedekte bir target'ın bulunması gerekirdi, Mehmet Yıldız gibi.. Ama orada da Gökhan Ünal tercihi yanlıştı.. Yediğimiz golün değişiklikle bir alakası yoktu ama böyle şanssızlıkar, değişimlerden sonra gelen gollerle başka görüntüler olabiliyor futbolda..

sawero dedi ki...

aslan kaplan edebiyatina girmemek lazim ama bernabeu da 29 mac kaybetmemis takima karsi ciddi pozisyon vermeden 1-0 kaybettik, oynadigimiz takim ingiltere yi cikartmayan ingiliz ortasahasina top gostermeyip ingiltere yi resmen surklase eden takim, yapabilecegimizin en iyisi buydu biraz sansla puan alabilirdik burdan, orta saha bu kadar dusmusken hala cift forvet gibi bi luksunuz yok oyunu iki yonlu oynayan ayhan girecek oyuna, ama nihat ciksa daha iyidi gibime geliyor, ispanya ya karsi golu yedikten sonra o macin cevrilemeyecegini biz nasil biliyorsak sahadaki topcular da biliyor, ispanya milli takimi kadar iyi top dolastiran baska takim yok zira, bugun ortaya konulan mucadele ve oyun tatmin ediciydi bana gore, gercekci olmak lazim dunya siralamasinin 1 numarasiyla 80000 kisinin onunde gayet de iyi oynadi milli takim, sami yen de umutlanmamak icin bir sebep yok.

alex semih dedi ki...

bence nihat ayyhan olmalıydı. semih sakat değilse tabii. sakatlıktan mı çıktı onu bilmiyorum. ama nihat ı alıp ayhanı koysak semihi bıraksak iyi olurdu..yani ayhan aureli emre ve tuncay arda semih. iyi bir 4-3-3 hatta en iyi 4-3-3 olur

ynwa dedi ki...

abi sergio ramos sağbek orijinlidir, hatta real'e geldiği ilk zamanlarda stoper oynatılmaya çalışılıyordu ancak epey kötü maçlar çıkarmıştı, daha sonradan da tekrar beke dönmüştü sevilla günlerindeki gibi. ayrıca tekniği de bir bek için oldukça yeterlidir bana göre.

Parma Maniac dedi ki...

Evet haklısın ynwa ama söylemek istediğim tam o değildi.. Yani bizim Balta'ya benziyor Ramos da bence.. Balta'nın da profesyonel futbolda ilk oynadığı takımdan itibaren hep bek olması gerçeği var.. Almanya'da altyapıda aldığı stoper eğitimi ise temeli.. Ramos Sevilla'da sağ bekti çoğunlukla evet ama milli takımın alt kademelerinde stoper ve hatta önlibero mevkiisinde oynatıldığını biliyorum.. Real'de stopere alınmasının nedeni de buydu sanırım.. Oradaki pozisyon hataları ve kötü maçlarında da doğru söylüyorsun ki Ramos'u bi ara overrated olarak görmem de o dönemki kötü oyununun sonucu.. Ama Ramos'ta da yadsınamaz bir stoper temeli var bence.. Tekniğine gelince "bir beke göre" pek doğru bir yaklaşım gelmiyor bana.. Bir bek de çok teknik olabilir, olmalıdır, olması gerekendir hatta.. Ben Ramos'ta düşük teknik, ama diğer bütün fiziksel özellikleriyle bunu kapatıp kendini sonsuz bir hızda geliştiren bir oyuncu görüyorum.. Yüksek fizik, driplingteki heybet bile zaman zaman tekniği var olandan daha iyi gösterebilen bir şeydir.. Ramos'un bazı çalımlarında ve savunmalar arasına dalışında bunun da etkili olduğunu düşünüyorum ayrıca..

Adsız dedi ki...

Tek birseyi merak ediyorum, "Semih'in yerine Ayhan'i almamiz dogruydu." Bu dakikadan sonra oyunun kontrolunu kaybettik ama onemli degil sorum bu degil. Sorum su;

Genclik yillarini Galatasaray'in en iyi donemini izleyerek geciren bir Galatasaray'li olarak - ki bu donemde inanilmaz hucumcu bir takimdik takdir edersin ki iceride disarida Avrupa'da 2-3 tane cakiyoduk herkese 96-00, bu donem disinda da buyudugumuz zamanlar(90'larin basindan 96'ya kadar) Galatasaray asla defansif bir futbol oynamadi - nasil bu kadar defansif, pisirik, korkak, uretkenlikten bir haber, kendi sahana hapis oldugun bir taktik sistemini benimsiyorsun cok merak ediyorum?

Simdiden tesekkurler.

orhun

Sacit Tekin dedi ki...

Tardini,

Değişikliğin 0-0 ya da 1-0 olaması ile alakası yoktu bence. Terim'in düşen orta sahayı Ayhan ile takviye etmesi ne kadar doğru ise maçın başından beri Arda ile birlikte en etkisiz oyuncu kıvamında olan Nihat'ın yerine hücumda döenn topları alan, sırtı dönük aldığı topları kanatlara açan Semih'in alınması da o kadar yanlıştı.

Zaten Nihat'ın maç başındna beri yaptığı en iyi hamle girdiği gol pozisyonuydu ama bu hamle 90 dakika sahada kalmasını gerektirecek bir şey değildi.

Semih'in çıkışı sonraıs ileride hiç top tutamaz hale geldik Nihat resmen ezilidi defans hattı arasında.

Yani neresinden bakılırsa bakılsın yanlışi bir değişikikti Semih'in çıkması.

Parma Maniac dedi ki...

Orhun burada defalarca yazı yazıldı bu konuyla ilgili.. Ya hiçbirini okumadın, ya da anlamamakta diretiyorsun..

Forvet-orta saha değişikliğini pısırıklık, korkaklık olarak görmek Hıncallık yapmaktan başka bir şey değil.. Noldu yani Semih yerine Ayhan girince dünyanın en dandik sistemini mi oluşturdun? Sana o methettiğin 96-00 döneminden, Jose Mourinho'dan, Alex Ferguson'dan, Arsene Wenger'den berabere giden maçlarda yapılan sayısız benzer değişiklik gösteririm.. Bu Hıncal psikozu nedeniyle yılların hücum futbolcusu Michael Skibbe gönderildi takımdan.. Galatasaray'ın, Milli Takım'ın başına istediğiniz teknik adamı getirin, berabere giden maçlarda, oyunu tutamamaya başladığın anda yapılacak bu değişiklikler.. Bunları yapmayacak bir hoca yok dünyada.. Bu nedenle de kimseyi beğenmemeye devam edeceksiniz.. Sayısız mükemmel teknik adam örneğini geçiyorum, o 96-00 dönemine, o dönemin en verimli bölümüne gelelim.. Bologna deplasmanına çıktı Galatasaray UEFA'ya geçtikten sonraki ilk turda.. O pısırık olmayan, o korkak olmayan, o müthiş cesur Terim'in değişiklikleri neydi maçta? Skor 0-0'ken, 55. dakikada Hagi'nin yerine Ergün.. Yetmedi mi? Durum 1-1, dakika 83.. Çıkan Hasan Şaş'ın yerine giren oyuncu Fatih Akyel.. Terim de büyük korkakmış ya.. O kafa yapısıyla nasıl aldı o UEFA'yı anlamadım şimdi ben.. Halbuki rakibi yarı sahadan çıkartmadığımız, çok cesur olduğumuz bir dönemdi.. Neden peki? Nedenini ben söyleyeyim, o Bologna deplasmanı UEFA yolundaki en kötü, elenmeye en yaklaştığımız maçtır.. Signori 65'te 1-0'ı bulduktan sonra 2-3'e gidecekleri pozisyonları bulmuşlardı ve oyunu maçın başından itibaren bir türlü tutamamıştık.. Yıl 99, çok önemli bir UEFA maçında çıkan 2 hücumcu yerine giren 2 defansif oyuncu.. Ne oldu?

Bırakın artık bu ofansif oyuncu çıkarıp yerine defansif oyuncu sokanı korkaklıkla suçlamayı.. Bunu dünyada yapmayan hoca yok.. Hagi yerine Ergün'ü sokup daha ofansif bir anlayışa dönebilirsin.. Ya da orta sahadan bir adam çıkarıp yerine bir forvet alarak daha iyi defans yapan bir takım oluşturabilirsin.. Futbol bu kadar kuralcı değil yahu.. Her benzer değişikliği korkaklık, her göbekten adam çıkarıp forvet sokan adamı da cesurlukla nitelemek bu kadar kolay bir şey değil..

Sacit Tekin,

Bence değişikliğin ardından golü yememizin Semih-Nihat tercihini yanlışlamasında büyük payı var.. Orta sahayı tutmaya çalışıp son dakikalarda iyice üstüne gelecek İspanya'ya karşı aralara kaçabilecek bir oyuncuyu sahada bırakmak mantıksız değil.. Ama 1-0'ı bulup direkt defansa çekildikleri için Nihat'ın sahada kalışı anlamsızlaştı, tekrar target gerekti takıma.. Bunlar her takımın başına gelebilecek şanssızlıklar ama bunun da önüne geçmek için kulübeyi Semih tipinde bir oyuncuyla desteklemek gerekiyor.. Terim'in daha büyük yanlışı forvet yedeği için seçtiği Gökhan Ünal tercihidir bence..

Sacit Tekin dedi ki...

Tardini selam,

Nihat-Semih ikilisi ile başlanan ve sonrasında Semih'in çıkarak orta sahanın 5'lenip ileride Nihat'ın bırakıldığı Çek maçıı benzer mantıkla almıştık ama ben bu maç dışında Nihat'ın ileride tek başına oynadığı hiç bir maçta etkin olduğumuzu hatırlamadığım için ileride sadece Nihat'ın oynamasındansa Semih-Nihat ikilisinin orta sahadan bir kişi eksiltmek pahasına denenebilecek bir tercih olduğunu düşündüğümden Terim'in 112i için denecek bir şey yoktu bence.

Bu maçın çek maçından ciddi bir farkı vardı: O maçta orta saha takımı iterken, yani bir sabri bir hamit takımı ateşler ve ileri doğru taşırken bu maçta orta saha etkisizliği karşısında hücumda top tutmanın gerekliliği ortada olduğu ve Nihat'ın da uzun süre forma şansı bulamaması, Avrupa Şampiyonası öncesindeki form grafiğinin çok gerisinde olması gibi gerçekler ile Semih'in 45 dakikadaki oumlu performansı bu değişikliğin yapılmasını engellemeliydi.

Ayhan'ın alınması gerektiği 50. dakikada sırıtmaya başlamışken abartısız tam 5 dakika inşallah Semih'i oyundan almaz diye resmen dua ettim, ama...

Neyse, Sami Yen'de ki maç İspanyollar için daha rahat geçer ya da bizim için çok daha zor olur. Kendi sahamızda çok daha baskı altında oynuyoruz nedense ve kazanmamız gerek maçları geçen seneki Bosna maçı dışında genelde kazanamıyoruz.

Parma Maniac dedi ki...

Bu arada Orhun'un yazdıklarını tekrar okudum, eski yazdıkları nedeniyle sırf değişikliğe bağlı olarak eksik yorumlamış olabilirim.. Eğer sadece sistem ve dizilişse sorun onlar hakkında da 1-2 şey söyleyeyim.. 96-00 dönemindeki futbol herkesin kafasındaki üst nokta, bunda aykırı bir şey yok.. Ben de 2000 sonrası bu düşünceyle ilgili yanlış sanrılar içinde oldum zamanında.. Ama mesela diziliş olarak dün Semih-Ayhan değişikliğinden sonraki takımın sahaya çıkış şeklinde bir fark yoktur 96-00 dönemiyle.. 4-3-3'e, 4-4-1-1'e laf ediliyor orta sahada çok adam var diye.. Galatasaray o dönemde Okan-Suat-Emre üçlüsüyle oynardı.. O Emre çok daha etkisiz haliyle şu anda da var.. Suat-Aurelio benzer oyuncular.. Ayhan'la da Okan'ı benzeştirebilirsin görev olarak.. Ha fark ne? O defansif üçlü mükemmel hücum organizasyonları yapabiliyordu.. Şu anda hem defansif görevini o şekilde yapıp hem de hücumda çok etkili olacak böyle iç oyuncularımız yok.. O zaman şu anda Galatasaray'da, Milli Takım'da görev yapanların suçu ne? Bir seçim yapmak zorundalar.. Ortadaki oyuncuların kalitesinde Okan-Suat-Emre'yi yakalama şansları yok.. O zaman ya burayı boşlayıp ya Allah bismillah nidalarıyla rakibin üstüne gidecekler -ki dönemin Galatasaray'ının yaptığı bu değildi- ya da oyunu biraz daha tutmayı deneyecekler.. O dillere pelesenk olan 96-00 dönemi yılların birikiminin sonucudur.. Skibbe'den, Bülent Korkmaz'dan, tekrar göreve gelen Terim'den benzer futbolu istiyorsanız adamı ilk oyuncu değişikliğinde eleştirmeyip sabırlı olmalısınız.. Çok klişe ama net bir futbol gerçeğidir.. Terim ilk senemizde 4 yediğimizde gönderilse şu anda elinde hiçbir şey yoktu.. Maça başlanan klasik 4-4-2 son derece hücumcu bir yapı, maç içinde dönülen 4-3-3 şu anda sistemler düzleminin en yukarısında yer alan, Liverpool'undan Barca'sına, eski Chelsea'den, zaman zaman United'a bütün devlerin kullandığı sistem.. Onlar gibi işletemiyor musunuz? Suçlu bir şeyleri oturtmaya çalışan hoca değildir.. Aradaki kalite farkıdır.. Millet orta sahada Lampard-Obi Mikel-Ballack'la oynarken senin elindekiler bunlar.. Eğer yine 2000 yılını istiyorsan, 3-4 yıl sabırlı olup Skibbe'leri göndermeyeceksin, Terim'lere benzer şansı tanıyacaksın.. Budur düşüncem sistem ve dizilişle ilgili..

aşkın dedi ki...

apaç'ın söylediklerine dikkat etmek lazım.Bu maçta İspanya'dan Euro 2008 performansı beklemek yanlıştı.Bu bir grup maçı, aynısından bir kaç gün sonra yine oynanacak.Cayır cayır Lig - Şampiyonlar Ligi devam ediyor ayrıca.Bir de unutulmasın; bek Ramos neler yapabildi, İniesta olsa neler olurdu.
Maç öncesi değerlendirmeler de onların genel performansına bakılarak yapıldı.

Alper Öcal dedi ki...

Semih bu takımda alternatifi olmayan tek oyuncu Emre. Mehmet Yıldız bile onun tam karşılığı değil. Volkan çıkar gerekirse oyundan Semih çıkmaz. 9 numara gibi oynuyor, 10 numara gibi oynuyor. Statik değil, şut atabiliyor, kafa vurabiliyor. Bazıları çok iyi derecede olmak üzere herşeyi vasatın üzerinde yapabiliyor. Niye çıkıyor Semih ? Niye sahadan en son çıkacak oyuncu çıkıyor ?

Delirecem yahu.

Üstelik araya kaçsın diye oyundan almadığın - varsayıyorum - Nihat gibi tonla oyuncun var. Mevlüt var, Kazım var hatta Gökhan Ünal var. Sahadaki kadroda Tuncay var, Arda var.

O golü 2 değil 12 ya da ne bileyim 22 dakika sonra gene yiyecektik. Şanssızlık filan değildi, tam da bizim kalemimiz olan bir goldü ve tam da bu değişikliği cezalandıran bir goldü. 0-0,'a bu kadar erken yatılır mı ? Karşında 3 dakikada seni pasla bayıltacak bir takım var, 35 dakika beklenir mi İspanya ?

Üstelik 1-0 önde değilsin, 1-0 geride değilsin. İşleyen düzeni niye bozuyorsun ?

Yapacağın şey o dakikada oyuna alacağı oyuncu kimse, sahaya onun muadilini sokmak.

Sen değil misin maçtan sonra fizik olarak düştük diyen FT. Arda'nın dili dışarıda, Tuncay her topu eziyor, Nihat'ın varlığı yokluğu belli değil. İlla birini değiştireceksen çıkarsan bunlardan birini. Ya da gitgide temposunu yitiren Emre'yi. Öyle al Ayhan'ı.

Terim İspanya'nın domine edemediği oyunun dizginlerini sadece şu hamlesiyle İspanya'ya vermiştir.

Nihat'tan da bıktım artık ayrıca. Eli kolü sürekli çalışıyor, bencilliğinden vazgeçmiyor, burnundan kıl aldırmıyor. Ama bilsin ki bu takımda ondan önce gelecek en az 4 oyuncu var. Çek maçında oynadığı oyun dışında zerre katkısını da hatırlamıyorum. Bıraksın bu takımın süperstarı benim ayaklarını.

Parma Maniac dedi ki...

Alper anlıyorum düşünceni ama bunlar biraz da oyunun gidişatı üzerine oluşmuş fikirler bence.. Değişiklik yapıldıktan sonra üzerinden 3-4 dakika geçmeden golü yedik.. Golü yememizin nedeni değişiklik sonrasında oluşan yeni düzen değildi.. Değişiklikten önce düzenin işlediğine de inanmıyorum, ilk 25 dakikadan sonra orta sahada her hattımızla ezildik.. Semih bizi öbür sahada tutan oyuncuydu, doğru ama son yarım saat kala orta sahayı güçlendirip rakibin üzerine geleceğini düşünen çoğu hoca sahada target striker'ını değil, driplingçi ve deparlı oyuncusunu tutar.. Şanssızlığımız şu, değişiklik yapıldıktan sonra o değişikliğin sonuçlarını göremedik ve bu yüzden de eleştirinin dozajı gereksiz yere artıyor bence.. Çünkü rakip golü atınca onlar da orta sahaya bir ek yaptılar, geriye yaslanıp çıkmaya başladılar.. Geriye yaslandıkları için de Nihat zaten tek başına tamamen kaybolmuştu.. Ama o duran top golü gelmese, bir 15 dakika ne olacağını görebilsek bence bu eleştiriler gelmeyecekti.. Dün yaşadığımız bir futbol şanssızlığı.. Ama dediğim gibi, kenarda Semih'in alternatifini tutmamak (Ki Batuhan bile olabilir bu) teknik kadro hatası.. Her türlü çıkan Semih değil Nihat olmalıydı görüşünü savunuyorsa bir insan elbette hak verebilirim ama farklı bir şey düşünerek değişiğini yapan, bunun da sonucunu göremeyen bir hocayı da ben fazla suçlayamam..

Adsız dedi ki...

Tardini,

Uc puan sistemiyle oynanan bir grup maci ile, iki ayakli oynanan ve her iki macin skorunun da cok onemli oldugu bir maci kiyaslayinca yorumunda, seni cok uzun zamandir takip eden bir okuyucun olarak o yorumunu ve bir sonrakini okumayi biraktim. Kusura bakma cok ucuz bir ornek olmus. Bu konuda anlasamayacagiz besbelli.

Orhun

david santos dedi ki...

Excellent!
Great posting and great game!
Happy Day!!!

burak dedi ki...

tuncayı 4-4-2 de kanat yaparak öldürüyoruz. bence elimizde iyi malzeme var. iyi kullanmak lazım. tuncayı forvet kullanmak lazım 4-3-3 te sol-sağ açık yada 4-4-2 de ikinci forvet gibi. rövanşta tek santraforlu 4-3-3 te tuncay solaçık olursa eminim ramosu da keser. bence ispanyol oyuncular biraz lig biraz da avrupayı düşündüğünden ve her türlü galibiyet kendilerine yeteceğinden kasmadılar kendini. grup maçıyla şampiyona havası çok başkadır. takımın tamamına yakını valencia real madrid barcelona ve villarealliler. bir de liverpoollular.. bunlar da hep liglerinde kafaya oynayan takımlar.
burda yenebiliriz. çünkü bize galibiyet lazım onlara yenilselerde farketmicek..

ayhan-marco-emre
arda-semih-tuncay.. şöyle bir 4-3-3 olsun

CaRtMaNtR dedi ki...

Belki böyle anlar için Hedef santrofor konusunda yedekten bir Batuhan düşünülebilir. Fatik Tekke (aslında belkide eldeki en kaliteli ve formda olduğundan bitirici oyuncumuz) yada Mehmet Yıldız (ki bence milli maçlarda o Sivastaki dominantlığını göremiyorum pek) seçilemeyecekse Yedek bankında Batuhan'ın bir yeri olabilir.

Onun dışında maça 4-3-3 ile başlayıp aynı defan dörtlüsü emre aurelio ayhan üçlüsü sol forvet arda yada tuncay sağ forvet nihat ve un uçtaki isim olarak semih ile maça başlasak daha etkili olbilirdik belkide en azından ilk yarının sonu ve ikinci yarıda golü yediğimiz ana kadar orta sahada bu kadar ezilmeyebilirdikbelki tabi sakatlıklar olmasa ideal orta üçlü bence hamit - aurelio ve mehmet topaldan oluşmalı böyle bir üçlü ile günümüzün önde gelen takımlarında olduğu gibi hem ısıran hemde top dağıtan bir orta sahamız olur.

hit counter
Blogger tarafından desteklenmektedir.