İki gündür TBL.org için kupayı takip ediyorum.. Günde 5 saat televizyon başına sabitlendim.. Bugün futbol maçlarını harcadık kupa için ama değdi mi? Sadece Erdemir - Galatasaray maçı yeterdi.. Dün Galatasaray Cafe Crown Antalya BŞB'yi 17 üçlük atarak ve Altar Tunçkol'u kenarda deli ederek yarı finale kalmıştı.. Zaten sene başından beri Zizic problemi, sakatlıklar, PG yokluğu derken binbir sıkıntı çekiyordu takım.. Üzerine Antonio Graves ve Dejan Milojevic'in sakatlıkları tüy dikti resmen.. Galatasaray'ın kupaya çıkardığı Rashid Atkins, Murat Kaya, Milan Gurovic, Polat Kocaoğlu ve Hüseyin Beşok ilk beşi ligin vasat ekiplerinden biri olur.. Zaten kadro pek parlak değilken en önemli iki yabancının sakatlığı sonrasında dar rotasyonla geldi Galatasaray kupaya.. 3 günde oynanacak 3 maçı da düşününce yapılabilecekler sınırlıydı.. Maksimumunu yansıttı oyuncular sahaya.. Antalya maçındaki dış şut performansı Türkiye'de son yılların en iyisiydi belki de.. Bugünkü Erdemir karşısındaki mücadele de taraftarı mutlu edecek cinstendi.. Normal süre de, ilk uzatma da açık söylemek gerekirse Erdemir'in hakkıydı ama maç içinde faul problemleriyle iyice daralan rotasyon sonrasında Murat Kaya ve Hüseyin Beşok ikilisinin gösterdikleri ruh müthişti.. Murat Kaya'nın şutör olduğunu biliyoruz ama bu penetreleri yapabiliyorsa bunca zamandır harcamış kendini.. Hüseyin için söylenecek hiçbir şey yok zaten.. NBA'dekileri çıkarıyorum, Hüseyin'den daha çok saygı duyulacak bir Türk basketbolcu var mı Türkiye'de emin değilim.. Erdemir'in bench'inde Antwain Barbour diye bir oyuncu olmasa Galatasaray Cafe Crown finaldeydi belki de ama bu kadar direnç gösteren Galatasaray'a karşı hiçbir zaman oyundan kopmayan Erdemirli oyuncuları ve teknik kadroyu da kutlamak gerek.. Dün Fenerbahçe Ülker çok rahat geçmişti Telekom'u.. Mirsad'ın bench'ten getirdiği kuvvetin Fenerbahçe için önemini kelimelerle anlatmak imkansız.. Gordan Giricek de ağrılarına rağmen harika bir maç oynadı dün.. O Fenerbahçe, dün nasıl rahat kazandıysa, bugün aynı şekilde teslim oldu Efes Pilsen'e.. İki takım da dışardan berbat şut atınca front court'un performansları belirledi maçı.. Efes Pilsen başta Kaya Peker'le ağır geldi içeride.. Fenerbahçe Ülker karşısında son yıllarda gösterdikleri kötü performansı artık tersine çevirmek ister gibiydiler.. 40 dakika boyunca yine son zamanlarda Efes'te görmediğim derecede kalite bir savunma örneği koydular sahaya.. Charles Smith istediğinde savunma da yapabildiğini tekrar gösterdi.. Kerem Tunçeri'nin katılımı ve Mario Kasun'un takıma iyice oturmasıyla Fenerbahçe'nin daha önündeler şu anda..
Bugün 50 dakika sahada kalmış Erdemir'in yarın Efes Pilsen karşısında şansı yok.. Ama yine de ben Efes Pilsen - Fenerbahçe finali görmektense bu iki takımın yarı finalde oynayıp, Erdemir gibi bir takımın finalde boy göstermesini tercih ederim bir izleyici olarak.. Genç Ahmet Çakı önemli işler yapıyor o tarafta, takdir etmek gerek..
1 YORUM:
cuma günkü gs-antalya maçında maçın bitimine 4 ya da 5 saniye varken zamana oynayan galatasaray'Lı basketbolcudan topu hunharca çaldıktan sonra faul alan; ardından kullandığı serbest atışlardan ikincisini kaçırarak bir uzun top sonucu cemal nalga'nın smacına sebebiyet verdirip 8 sayılık farkı 9'a çıkaran ve nihayetinde benim +8.5 luk kuponumu yakan antalya'nın sözde atletik amerikalısını protesto etmek istiyorum burdan.
mental yönden çok eksik böylesi 3. sınıf amerikalılardan kurtulamadığımız müddetçe ne bir arpa boyu yol alır, ne de çekebiliriz o seyirciyi salona.
kimse kimseye okumasın hariçten gazel.
Yorum Gönder