Yaklaşık 2 haftadır Ünal Aysal üzerine bir profil yazısı yazmak için araştırma yapıyorum.. Yaklaşık 30 yıldır Belçika'da iş hayatına dair çok büyük başarılar üreten başkanın arkasında neredeyse iz bırakmadığını gördüm ki yazının gecikme nedeni çoğunlukla bu.. Belçika kaynaklı olmak üzere Ünal Aysal'a, onun yaşamına ve iş hayatına dair ortaya çıkanlar o kadar sınırlı ki bu çapta bir insan için hayli şaşırtıcı.. Buna dair kafamda planladığımdan çok daha azını içeren bir Ünal Aysal yazısı gelecek ama başkanın transferlere ve ona dair açıklamalarında izlediği yol şu ana kadar küçük hayal kırıklıkları içeriyor..
Gelir gelmez kulüp yapısıyla ilgili olan ve olması gerekene dair yaptığı muazzam açıklamaları, profesyonelleri işin içine sokacağını söylemesi bir yana transferde verdiği isimlerle taraftara verdiği umut sonrasında beklentiler ve uzantısı olarak gerçekleşmeyenler erken girilmesi beklenen süreci bir hayli uzattı.. Çok şöhretli sürpriz bir kaleci ve Drogba'yla yapılan giriş sonrasında gelinen nokta sadece Selçuk ve Elmander'i bitirebilen, bunun yanında talip olduğu birçok oyuncuyu ikna edemeyen bir Galatasaray görünümünde..
Kaleci için gidilen isimler ne kadar doğru ve gerekliyse forvetteki ısrar da Galatasaray için o kadar anlamsız.. Buffon, Frey, Doni ve Muslera karesini anlamlandırmaya çalışırken forvette de Drogba rüyasından çabuk uyanan takım, sonrasında Klose tarafından geri çevrildi ve bir anda bu akşam ortaya çıkan gelişmeyle Forlan'ı bitirdi.. Yanında gelen adamlar yine takımın birinci dereceden ihtiyacı olmayan Reyes ve Ujfalusi..
Galatasaray'ın son 3 yılda yaptığı transfer yanlışlıklarına dair yazılan yazılar birleştirilse tefrika olur.. Takımın 2008/2009 sezonunda ortada 1 yıl boyunca oynamayan Linderoth'a güvenip arkasını hiç umursamadan Arda'nın bölgesine aldığı kenar oyuncusu, forvet ve Servet'i tamamlama yönünden sıkıntıları çok net ortada olan stoperle ortaya sancılı bir takım çıkarıldı, uzantısı Avrupa'da olmasa da ligde ortaya çıktı ve başarısız bir sezon ortaya çıktı.. Bir sonraki sezona 4 yıl öncesinin zirve futbolunu ortaya çıkaran hocasıyla ve onun Türkiye için çok yeni dizilişiyle giren takım savunma ve orta sahayı yine boşlayarak bir forvet arkası, bir sağ açık alıp savunmayı bu sefer çok daha mantıklı ama tek başına yetmeyecek bir isimle takviye etti.. Sezona müthiş giriş sonrasında orta sahadaki problemler yine ortaya çıktı.. Sezon ortası yapılan hamlelerse yine bir kenar oyuncusu ve bir forvetti.. Biri seks skandallarıyla, diğeri gösteremediği potansiyel ve yüksek bonservisle sezon sonunda geri gönderildi.. Takım aynı hocayla ikinci sezonuna girerken, son iki senede ortaya açık şekilde çıkan problemler sadece Lorik Cana eklemesiyle tolere edilmeye çalışıldı.. Çok doğal olarak olmadı, imdat çekici olarak bir başka forvet arkası umuduyla Misimovic geldi.. Sorunlu yapıya daha fazla dayanamayan Rijkaard gönderildi, sonrası Hagi ve benim kendimi bildiğim günden beri Galatasaray adına gördüğüm en dip nokta..
Galatasaray'ın son 3 senedir yaşadıkları bunlarken gelen bu transferler, ağzımda çok acı bir tadı bu kadar erken bırakmaktan başka bir şey yapmıyor.. Takımın yıllardır yapması gereken hem tandemde, hem de orta üçlüde olmayan omurgayı oluşturmak ama bu sene de başlangıç ve paranın harcandığı bölgeler forvet ve kenar oyuncuları.. Beşiktaş, Diego Forlan'ı isterken EnriQue Cerezo'nun çektiği fiyat 32 yaşındaki oyuncu için 10 milyon euro'ydu.. Ujfalusi'yi dışarıda bırakınca muhtemelen sadece 2 oyuncuya son pazarlıklarla birlikte 15 milyon euro'luk bir bonservis ödenecek ki geri dörtlüsü neredeyse bomboş olan, yıllardır bütün maçları kaybettiği bölge olan merkezinde sadece Selçuk bulunan bir takım için başlangıcın yine buradan olması esef verici.. Taraftar hiçbir zaman muhasebeci değildir, harcanan parayla da ilgilenmemesi gerekir fakat belli bölgelere harcanan para eğer diğer pozisyonları etkileyecekse iş tamamen değişir.. Galatasaray'ın Reyes ve Forlan'a bu bonservisleri verirken Servet'in yanını Neill'dan daha yavaş, tekniği daha kötü, artık yavaş yavaş beke kayan Ujfalusi'yle tamamlamaya çalışması müthiş bir planlama hatası.. Elmander'in ve Baros'un bulunduğu forvete gelecek Forlan ve yine hiçbir şekilde bu takımın birinci ihtiyacı olmayan sol ayaklı bir sağ açığa harcanacak 15 milyonun ben tandem ve merkeze akıtılmasını beklerdim.. Galatasaray'ın savunmadaki tercihi Ujfalusi'yken merkezdeki tercihini de ilerleyen günlede göreceğiz.. Galatasaray'lının kendi oyuncularıyla BAM BAM şeklinde dalga geçtiği yapının hemen ardından gelen en az 3 oyuncu düşüncesi de yine bu yabancı tercihleriyle çok büyük ihtimalle suya düşecek..
Bundan sonra gelecek oyuncuları elbette göreceğiz ama ben Ünal Aysal'ın son yaptığı çıkışlardan sonra transfere en az bir bu kadar daha harcayacağını düşünmüyorum.. Kulübe başkan olduktan sonra belki ortaya çıkan yeni hesaplar, belki de yeni şirket yapısının gösterdiği sorunlar nedeniyle beklediğinden farklı bir Galatasaray bulan Ünal Aysal'ın bu ortamda transfer yapmak mümkün değil mesajlarını doğru değerlendirmek, Forlan - Reyes - Ujfalusi'ye akacak olan 20 milyon euro'yu bir de bu açıdan değerlendirmek gerek.. Takım yine olması gereken yerine daha cilalı, daha parlak olanı tercih edip başka bir girdabın içine sürüklenme belirtisi gösteriyor.. Takımda bu transferlerle birlikte var olan yabancılar şunlar: Stancu, Culio, Baros, Elmander, Pino, Ujfalusi, Reyes, Cana, Forlan.. Bu isimlerin üzerine bir kaleci, bir orta saha oyuncusu ve Jose Mourinho'nun "Günün futbolunda oyuncu almaktan daha zor bir şey varsa o da oyuncu satmaktır." sözünü ekleyip Galatasaray'ın son 3 yılını göz önünde tutunca ortaya çıkan şey ilk aşamada yine pek parlak değil..
3. gelişine çok inandığım Fatih Terim'in Rafael Benitez gibi transferlerdeki sıkıntıları malumdur ve bu anlamda şaşkınlığım büyük değil.. Ama Terim'in var olan durumu daha iyi analiz edip, gelecek yanlışı doğru pozisyonlar üzerinde yapmasını beklerdim.. Bu anlamda hayal kırıklığım mevcut.. Transfer daha bitmedi ama bu portföyle ve beklentilerin altında görünen bütçeyle umut veren sürprizler yapma ihtimali bence yüksek değil.. Galatasaray Baros ve Elmander'i tuttuğu forvet bölgesine Forlan'ı alırken seneye savunmasını çok büyük ihtimalle Balta - Servet - Ujfalusi - Sabri dörtlüsüyle kuracak ki bu neresinden baksanız trajikomik..
Sorun, Forlan ve Reyes'in Galatasaray'da iyi futbol oynamayacak olması değil.. Bunun tahminini de şu an için yapmak zaten mümkün değil.. Forlan ve Reyes, Galatasaray forması altında çok iyi bir ilk sezon geçirip devamında çok stabil klas performanslar gösterebilir.. Ama Galatasaray'ın son yıllardaki sorunu çok büyük oranda (sakatlıklar hariç) forvet ve kenar odaklı olmadı.. Galatasaray geçmişte Baros'tan mükemmel bir forvet performansı gördü.. Bu takımın kenarına Kewell, Keita, Gio ve belirli maçlarda Elano girdi.. Kulüp bütün planlarını sol açığında oynayan bir Türk genci üzerine yaptı.. Forlan ve Reyes'in bu adamların ortalamasının çok üstüne çıkma şansı ne kadar? Fazlasıyla nev-i şahsına münhasır olan Türkiye Süper Ligi'nde bunun net cevabı yok.. Kulüp bir kez daha var olanları daha iyileriyle upgrade etmeyi, olmayanı almaya tercih etti.. Umuyorum Terim'in kafasında çok iyi bir ana plan vardır ve var olan değerli yan faktörleriyle bu sorunları nötrler.. O güne kadar bende yine hayal kırıklıkları, önceki sezonların tekrarına dayanan bir "off-season" başlangıcı..